Mahkemesi : Antalya 2. İş MahkemesiTarihi : 21/03/2013Numarası : 2011/386-2013/117 Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, dosya incelendi, gereği görüşüldü: 1-Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine 2-Davacı, davalı işyerinde 10/01/2003 tarihinden 01/01/2011 tarihine kadar eczacı kalfası olarak çalıştığını, iş akdinin 01/01/2011 tarihinde haksız olarak feshedildiğini, dosyaya sunulu ibraname altındaki imzanın kendisine ait olduğunu ancak ödeme yapılmadığını, ibranamenin işe girdikten sonra işten atılma baskısı ile imzalatılmış, sonradan da doldurulmuş olduğundan bahisle kıdem ve ihbar tazminatı ile bazı işçilik alacaklarının ödetilmesini istemiştir. Davalı, davacının, iş akdine, eczaneyi devredip başka semtte işyeri açılması ve davalının evine uzak olması nedeniyle yeni işyerinde çalışmak istememesi nedeniyle haklı nedenle son verildiğini, daha sonra yeni işverenden rica edip aynı yerde çalışmaya devam etmesinin sağlandığını ve işçilik alacaklarına karşılık davacıya 11.000,00 TL ödenerek ibraname alındığını, savunarak, davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece, İşveren haklı feshi ispatlayamadığından ibraname ile ödenen 11.000 TL lik kısım hesaplanan kıdem tazminatından mahsup edilerek, bakiye kıdem tazminatı ve ihbar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Somut olayda, davacı iş akdinin haksız olarak feshinden sonra kendisine hiçbir ödeme yapılmadığını iddia etmesine karşın, davalı işveren tarafından 13.5.2011 tarihli ibraname ille kıdem ve ihbar tazminatı olarak 11.000,00 TL nin ödendiğinin ileri sürdüğü anlaşılmaktadır. Davalının dosyaya sunmuş olduğu belgelerin incelenmesinde tüm ödemelerin ve evraklarının düzenli olarak tutulmuş olduğu görülmektedir. Bu durumda resmi evraklar konusunda bu kadar düzenli ve titiz olan bir işverenin, ibranamedeki bedelin ödendiğine dair belgesinin de bulunduğunu varsayılmalıdır. Mahkemece, davacının, dosyaya sunulu ibranamenin işe girerken boş olarak alındığı ve işveren tarafından sonradan doldurulduğu, kendisine ödendiği iddia olunan parayı almadığına dair savunması yeterince araştırılmadan, ödeme belgesinin veya banka dekontunun yada işveren kayıtlarındaki ödemeyi gösterir defter kayıtları istenmeden yani ödeme hususu kesin olarak davalı tarafça ispatlanmadan, ödendiği varsayımı ile karar verilmiştir. Bu yönüyle eksik araştırma sonucu verilen karar hatalı olup bu husus bozma nedenidir. 3- Davalı işyeri bir eczane olup, kural olarak ulusal bayram ve genel tatillerde kapalı olan işyerlerindendir. Buna rağmen, bilirkişi tarağından davalının tüm resmi tatillerde çalıştığı ve yılda 6 kez nöbet tuttuğu kabulü ile hesaplama yapılmıştır. Oysaki davalı işyerinin nöbetçi olduğu zamanların ilgili yerlerden sorularak kesin olarak belirlenmesi ve alınacak yeni bilirkişi raporunda buna göre hesaplama yapılması, hesap yapılırken de genel tatillerde eczanelerin kapalı olması zorunluluğunun gözönünde tutulması gerekmektedir. Eksik araştırma ve hatalı bilirkişi raporuna itibarla hüküm kurulması isabetsiz olup bozma nedenidir. O halde taraf vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde taraflara iadesine, 10.2.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.