Mahkemesi : Alanya İş MahkemesiTarihi : 13/02/2014Numarası : 2012/315-2014/116 Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, dosya incelendi, gereği görüşüldü: 1-Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine, 2-Davacı, davalı işyerinde bar şefi olarak çalıştığı, fazla mesai yapmasına karşın bedelinin ödenmediğinden bahisle fazla mesai alacaklarının ödetilmesini istemiştir. Davalı, davacının genel olarak 3'lü vardiya sistemine göre çalışması nedeniyle fazla mesai yapmadığını, yaptığı zaman ücretinin ödendiğini bu hususta puantaj cetvellerinin imzalı olduğunu hiçbir alacağı olmadığını savunarak, davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece, davacının fazla mesai yaptığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Davacının fazla mesai alacağının hesaplanma usulü hususunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır. 4857 sayılı Yasanın 41'inci maddesinin dördüncü fıkrası, işçiye isterse ücreti yerine serbest zaman kullanma hakkı tanımıştır. Bu süre, fazla çalışma için her saat karşılığı bir saat otuz dakika, fazla süreli çalışmada ise bir saat onbeş dakika olarak belirlenmiştir. Bu sürelerin de sözleşmelerle attırılması mümkündür. Somut olayda, hükme esas alınan bilirkişi raporunda; tanık beyanlarına göre davacı tanıkları günlük 12 saat, davalı tanıkları 8 saat çalışma yapıldığını bildirdiği, bu beyanlarının ortalamalarının 10 saat olduğu ve 1 saat ara dinlenmesi ile günlük 9 saat çalıştığı ve haftalık 9 saat fazla çalışma yapıldığı kabulüyle, sadece Nisan-Ekim dönemi olan yaz sezonu için hesaplama yapıldığı bildirilmiştir. Ancak dosyada bulunan 26.09.2012 tarih ve 60 sayılı Bölge Çalışma Müdürlüğü raporunda, serbest zaman kullanımları ve ödemeler mahsup edildikten sonra fazla mesai hesabının gerektiği belirtilmiştir. Davalının söz konusu rapora itiraz etmemesi nedeniyle raporun kesinleştiği hususu dikkate alındığında; yapılacak iş bilirkişi tarafından dosyaya sunulan davacının serbest zaman kullanımına dair izin belgeleri bu hesaplamadan düşülerek yeniden fazla mesai hesabının yapılması ve çıkacak sonuca göre kararı davacının temyiz etmemesi nedeniyle davalı yararına oluşan usuli kazanılmış hak ilkesi de gözetilerek bir karar vermektir. Mahkemece hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde verilen karar hatalı olup bozma nedenidir. O halde davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 19.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.