Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 23284 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 14661 - Esas Yıl 2014





Mahkemesi : Çorum 1. İş MahkemesiTarihi : 04/07/2014Numarası : 2012/944-2014/205 Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü: 1-Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine, 2-Taraflar arasında iş sözleşmesinin feshi uyuşmazlık konusudur. Davacı, mevsimlik işçi olduğunu, 2012 yılı çalışma dönemi içinde işe başlatılmadığını belirterek kıdem ve ihbar tazminatı ile bir kısım işçilik alacaklarının tahsilini talep etmiştir. Davalı ise davacı ve arkadaşlarının 2011 yılı içerisinde normal çalışma sezonunda çalışmaya başladıklarını ancak sezon sona ermeden 12 kişinin toplu olarak işi bıraktığını, davacının işi bırakması nedeniyle 2011 sezonunda işlerin aksadığını, tüm işçilere işe gelmeleri söylendiği halde davacı ve arkadaşlarının başka bir işyerinde işe başladıklarını, bu nedenle iş sözleşmesinin feshine kendisinin neden olduğunu, işe gelmeyerek iş sözleşmesini kendi feshettiğini savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davalı işverenin, davacının da içinde olduğu 12 işçi için devamsızlık tutanağı düzenlediğini, hizmet döküm cetveline göre bir önceki yıl 2010 yılında da davacının sezon sonu gibi işten ayrılıp başka bir yerde çalıştığı görüldüğünü, işçilerin iş sözleşmelerinin feshinden önce işe dönmemeleri halinde sözleşmenin feshedileceği yönünde bir ihtarda bulunulmadığını, davacının uzun yıllar süren hizmetini, işçilik hak ve alacaklarından vazgeçecek şekilde devamsızlık yapmak suretiyle sona erdirmesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu ve bu nedenlerle kıdem ve ihbar tazminatı ödenmesi gerektiği kanaatine varılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Davacı, davalı işyerinde mevsimlik işçi olarak toplamda 1 yıl 3 ay 4 gün süre ile çalışmış olup ranza dizme işinde çalışmıştır. Dinlenen davacı tanıklarından O.. Y.. beyanında davacı ile birlikte 8-10 kişi Eylül ayı sonunda işi bıraktıklarını, işverenin işe dön yazılı ihtarname gönderdiğini, davacının kömür işine gittiği için işe dönmediğini beyan etmiş diğer davacı tanığı da davacının kömür işinde çalışmaya gittiğinden fabrikanın kapanmasına az bir zaman kala davacının işi bıraktığını beyan etmiştir. Davalı tanıkları ise davacının diğer işçilerle birlikte kömür dağıtım işine gitmesi nedeniyle sezon kapanmadan işi bıraktığını beyan etmişlerdir. Davacıya ait hizmet döküm cetveli incelendiğinde davacının ara ara başka şirketlerde/işverenlerde çalışması gözükmekte ise de genel itibariyle Nisan-Ekim ayları arası davalı işyerinde çalışması olduğu, 2010 yılında 24 Ekimde çıkış yaptıktan sonra 3 Mayıs 2011 tarihinde davalı işyerinde tekrar girişi olup 26 Eylül 2011 tarihinde de çıkışının yapıldığı, çıkıştan 10 gün sonra 06.10.2011 tarihinde dava dışı Sos.Yard.Vakfı bünyesinde girişinin olduğu görülmüş, buradan da 31 Aralık 2011 tarihinde çıkışının bildirildiği anlaşılmıştır. Davacı hakkında 27-28-29 Eylül 2011 tarihinde devamsızlık yaptığına dair tutulan tek tutanak sunulmuştur. Ayrıca 05.10.2011 tarihli noter ihtarı ile de 4857 sayılı Kanunun 25/2-g bendi uyarınca iş sözleşmesinin feshedildiği ihtar edilmiş olup ihtar davacının dava dışı Vakıfta işe başlamasından 1 hafta kadar sonra davacıya tebliğ edilmiştir. Davalı işverenin ve davalı tanıklarının beyanları yanında bizzat davacı tanıklarının dahi davacının kömür işinde çalışmak için işyerinden ayrıldığını beyan etmeleri, davacının hizmet cetveli incelendiğinde mevsim sonlarının genellikle Ekim ayı ortalarından sonraki günlere ilişkin olduğu ancak 2011 yılında davacının sezonun bitimine 1 ay kadar bir zaman kala bir kısım arkadaşları ile dava dışı Vakıf bünyesinde kömür dağıtma işi için işyerinden sezon bitmeden ayrıldıkları, davacının, bir başka iş bulduğu bu işte çalışmak için sezon bitimini beklemeden işten ayrılmak suretiyle iş sözleşmesini kendisinin sonlandırdığı, bu sonlandırmanın haklı bir nedene dayanmadığı anlaşılmakla başka bir işte çalışmak için işyerinden kendi isteği ile istifa ederek ayrılması neticesinde kıdem ve ihbar tazminatı hakkı bulunmamaktadır. Mahkemece davacının kıdem ve ihbar tazminatı talebinin reddine karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirme sonucunda kıdem ve ihbar tazminatı talebinin kabulüne karar verilmiş olması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 25.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.