Mahkemesi : Bursa 4. İş MahkemesiTarihi : 10/06/2014Numarası : 2013/283-2014/393 Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü: Dava, işçilik alacaklarının ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Anayasanın 141.'nci maddesi uyarınca, yargı kararlarının gerekçeli olarak yazılması gerekir. Bu husus 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297'nci maddesinde de hüküm altına alınmıştır. Anılan anayasal ve yasal düzenlemeler gereğince yargıcın, tarafların iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri kararda göstermesi zorunludur. Maddi olgularla hüküm fıkrası arasındaki hukuki bağlantı da ancak bu şekilde kurulabilecek, ayrıca yasal unsurları taşıyan bu gerekçe sayesinde, kararların doğruluğunun denetlenebilmesi mümkün olacaktır. Kararın gerekçesi ile hüküm fıkrasının birbirine aykırı olmaması gerekir. Kısa kararda ve gerekçeli kararın hüküm fıkrasında davacının kıdem tazminatı alacağının 6.066,00 TL. ve ihbar tazminatı alacağının 3.638 TL. olduğu kabul edilerek davalıdan bu miktarların tahsiline karar verildiği anlaşılmaktadır. Gerekçeli kararın gerekçe kısmında ise davacının kıdem ve ihbar tazminatı alacaklarının davalı tarafça sunulan ibranamedeki miktarların mahsubu sonucu kalan bakiye miktarlar olduğu ve hükme dayanak yapılan bilirkişi raporunda da ibranemedeki miktarların mahsubu sonucunda bakiye kıdem tazminatının 3.304,00 TL., ihbar tazminatının 2.322,00 TL. olduğu belirtilmiştir. Bu haliyle kararın gerekçe ve hüküm kısmı arasında çelişki söz konusudur. Yapılacak iş; Bu aykırılığın giderilmesi suretiyle gerçeğe ve hukuka uygun bir karar vermektir. Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin yazılı biçimde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli, hüküm bozulmalıdır. SONUÇ:Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 11/12/2014 günüde oybirliğiyle karar verildi.