Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 22412 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 12592 - Esas Yıl 2014
Mahkemesi : Bursa 4. İş MahkemesiTarihi : 28/05/2014Numarası : 2012/366-2014/363 Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü: 1- Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine, 2-Davacı, davalı işyerinde 30.12.2007-01.06.2012 tarihleri arasında, kepçe operatörü olarak yılbaşı ve dini bayramların 2 günü dışında kalan tüm ulusal bayram genel tatil günleri de dahil olmak üzere, 08.00-18.00 saatleri arasında ve en az 2 gün 08.00-19.00 saatleri arasında aralıksız çalıştığını, ayda bir kez hafta tatili yaptığını, 21.08.2011 tarihinde bir işten başka bir işe giderken jandarma tarafından yapılan kontrolde evrakların tam olmadığının tespit edildiğini, tespit sonucu şahsına para cezası kesildiğini, davalı şirket sahibinin bu cezayı ödeyeceğini söylemesine rağmen ödemediğini, bu nedenle davacı hakkında icra takibi başlatılarak haciz işlemi yapıldığını, bu durumu işverene bildirdiğinde "çek git" denilerek işten çıkarıldığını ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatı ile yıllık izin, fazla çalışma, ulusal bayram genel tatil, ücret ve vergi dairesine şirket için ödenen para cezası alacaklarının tahsilini istemiştir. Davalı, davacının 01-02-04-05/06/2012 tarihlerinde işe gelmemesi nedeniyle 05.06.2012 tarihli ihtarname çekilerek mazeretini bildirmesinin istendiğini, davacının cevap vermemesi üzerine iş akdinin 11.06.2012 tarihli ihtarname ile 4857 sayılı İş Kanununun 25/II-g maddesi gereğince haklı nedenle feshedildiğini, iş makinesine kesilen para cezasının davalı şirket tarafından ödendiğini, işin niteliği gereği fazla mesaisinin olmadığını bildirerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak davacı hakkında çalıştığı aracın evrakların eksik olması nedeniyle 10.08.2011 tarihinde 600,00 TL idari para cezası verildiği, işbu cezanın işverence ödenmediği, taraflar arasında para cezasının ödenip ödenmeyeceği noktasında uyuşmazlık olduğu, bunun üzerine davacının işe gitmediği ve bir daha davalı işyerinde fiili çalışmasının olmadığı yönünde kanaat oluştuğundan ve ayrıca 4857 sayılı İş Kanununun 24/II-e bendi hükmünün de işçiye iş akdini haklı nedenlerle fesih imkanı verdiği, bu nedenle davacının iş akdini haklı nedenle kendisinin feshettiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Fazla çalışmaların uzun bir süre için hesaplanması ve miktarın yüksek çıkması halinde Yargıtay’ca hakkaniyet indirimi yapılması gerektiği istikrarlı uygulama halini almıştır. Ancak fazla çalışmanın tanık anlatımları yerine yazılı belgelere ve işveren kayıtlarına dayanması durumunda böyle bir indirime gidilmemektedir. Yapılacak indirim, işçinin çalışma şekline ve işin düzenlenmesine ve hesaplanan fazla çalışma miktarına göre taktir edilmelidir. Hakkın özünü ortadan kaldıracak oranda bir indirime gidilmemelidir. Somut olayda, mahkemece fazla mesai ücretinden % 50 oranında hakkaniyet indirimi yapılmış olup söz konusu indirim hakkın özüne zarar vermektedir. Mahkemece fazla mesai ücretinden daha makul bir oranda hakkaniyet indirimi yapılmalıdır. Yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. 3-Davacı dava dilekçesinin sonuç kısmında hafta tatili ücreti talep etmemiştir. HMK.'nun 26. maddesi gereğince Hakim tarafların talep sonuçlarıyla bağlı olup talepten fazlasına hükmedemez. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının hafta tatilinde yaptığı kabul edilen çalışmaların tamamı fazla mesai hesabına dahil edilerek hesaplama yapılmıştır. Mahkemece bilirkişiden ek rapor alınarak davacının hafta tatilinde yaptığı 7,5 saati aşan çalışmalarının fazla mesai hesabına dahil edilmesi istenmeli ve sonucuna göre karar verilmelidir. Yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harçlarının istek halinde taraflara iadesine, 10/12/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.