Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 22075 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 18310 - Esas Yıl 2014





Mahkemesi : Gerede Asliye Hukuk Mahkemesi (İş Mahkemesi Sıfatıyla)Tarihi : 09/10/2013Numarası : 2011/83-2013/495 Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davalı N.. Ş.. tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü: Davacı, çalıştığı süre zarfında trafik cezası gibi durumları karşılamak üzere kendisinden bono alındığını, işten ayrıldığında bu senetleri istediğini ancak verilmediğini, protesto üzerine de takibe konulduğunu öğrendiğini, davaya konu 2 adet senetten dolayı davalıya borçlu olmadığının tespiti ile bonoların iptalini istemiştir. Davalı cevap dilekçesi sunmamış ancak şirket yetkilisi duruşmada ki beyanında davacıya dorse sattıklarını bunun karşılığında 2 adet senet aldıklarını hatırladığını, davacının dorseyi amcasının oğluna aldığını, işçilere kesinlikle açık senet imzalatmadıklarını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davacının davalı şirkete 8.500,00 TL borçlu olmadığının tespitine, senetlerin iptaline yönelik talebin ise reddine karar verilmiştir. Taraflar arasında icra takibine konu olan senetlerin davalı tarafından davacıdan teminat senedi olarak alınıp haksız olarak takibe mi konulduğu yoksa davacının iş sözleşmesinin feshinden sonra davacının akrabası olana Hasan Taraş isimli şahsa dorse alım satımı nedeniyle bir nevi kefalet sözleşmesinden kaynaklanan borçtan dolayı alınıp karşılığının ödenmemesi üzerine takibe mi konulduğu konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır. Her ne kadar mahkemece “davacıdan işe girme karşılığında senet alındığı, davalı temsilcisi tarafından beyan edilen römork alımı hadisesinin hayatın olağan akışına uygunluk arz etmediği, kaldı ki senette römorku aldığı iddia edilen amca oğlunun imzasının bulunmamasının da davalı aleyhinde değerlendirilmesi gerektiği, fatura gibi belgelerin her zaman düzenlenmesinin mümkün olduğu ve senet miktarları ile faturanın uygunluk arz etmediği” gerekçeleri ile davaya konu senetlerin teminat senedi olarak alındığı kanaatine varılmış ise de gerek davacı tanığı E.. G..’ün kendisine boş kağıt imzalatıldığını beyan etmesi ile tanıktan teminat senedi alınmadığının anlaşılması gerek davacının akrabası Hasan Taraş'a olan dorse satışının belgelendirilmiş olması ve özellikle davalı şirket hakkında yapılan ceza yargılamasında davalının karşılıksız senedi icraya koymak suçundan suçun sübutuna ilişkin beraat kararının kesinleşmiş olması karşısında söz konusu senetlerin teminat amaçlı verildiğini davacının kanıtlayamadığı anlaşıldığından davanın reddine karar vermek gerekirken kabulü yönünde hüküm kurulmuş olması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalı Nurnak Ltd. Şti.'nin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde davalı Nurnak Ltd. Şti.'ne iadesine, 04/12/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.