Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 21802 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 20203 - Esas Yıl 2015





Mahkemesi :İş MahkemesiDava Türü : Alacak Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü: 1. Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine, 2. Mahkemece davacının derece-kademe farkından kaynaklı ücret alacağı farkı ile akdi ilave tediye ve yıpranma prim farkı alacaklarının Toplu İş Sözleşmesinde belirtilen ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek faiziyle kabulüne karar verilmiştir. Mahkemece hüküm altına alınan alacakların TİS'de belirlenen ödeme tarihleri tek tek ve ayrı ayrı hangi tarihten itibaren faiz işletileceği gösterilmeksizin alınan raporda fark alacakların ödenme tarihleri belirtilmediği gerekçesiyle "TİS’de belirtilen ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsiline" şeklinde infazda tereddüt uyandıracak şekilde hüküm kurulması hatalı olup bozma nedenidir. 3. 6772 sayılı Kanunun 4 üncü maddesine göre, ilave tediye alacağının ödeme zamanını, Bakanlar Kurulu belirler. Bakanlar Kurulunun kararı ile ilave tediye alacağı muaccel hale gelir. İlave tediye hesabı, Bakanlar Kurulunun belirlediği ödeme tarihlerindeki ücrete göre yapılmalıdır. Ödeme zamanı taraflarca kararlaştırılmadığında, Borçlar Kanununun 101 inci maddesi uyarınca, temerrüt için alacaklının ihtarına gerek vardır. İlave tediye alacağı yasadan kaynaklandığından, talep halinde temerrüt tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmelidir. Toplu iş sözleşmelerinde bulunan, 6772 sayılı Yasa maddesinin tekrarından ibaret hükümler, alacağın dayanağının ilgili Yasa olduğu gerçeğini değiştirmeyeceğinden, bu durumlarda dahi yasal faize karar verilmelidir. Somut olayda, 6772 sayılı Yasa’dan kaynaklanan ilave tediye alacağına dava belirsiz alacak davası olarak açıldığından dava tarihinden itibaren yasal faiz yerine Bakanlar Kurulu’nca belirlenen ve temerrüde düşürülmedikçe tek başına temerrüt oluşturmayan tarihlerden itibaren yasal faize hükmedilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 09/11/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.