Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 21437 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 12124 - Esas Yıl 2014





Mahkemesi : Alanya İş MahkemesiTarihi : 24/04/2014Numarası : 2012/487-2014/269 Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşılmakla, dosya incelendi, gereği görüşüldü: 1-Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin dışındaki temyiz itirazlarının reddine; 2-Davacı, davalı işyerinde fazla mesai alacağının ve 8 haftalık ihbar ve kıdem tazminatının da ödenmediğini ve çıkışının verildiğini bildirerek alacaklarının ödenmesini talep etmiştir. Davalı vekili, davacının mevsimlik işçi statüsünde çalıştığından 1 yıllık çalışma süresini tamamlamadığını, herhangi bir kıdem tazminatı alacağı olmadığını, 12:00-20:00 saatleri arasında çalıştığını ve haftada 1 gün hafta tatilinin olduğunu, günlük 1,5 saat molasının olduğunu, maaşlarını banka kanalıyla aldığını ve maaş bordrolarında davacının imzalarının bulunduğunu bu nedenlerle müvekkili şirketten herhangi bir hak ve alacağının bulunmadığını, ayrıca dosyaya ibraz edilen devamsızlık tutanaklarına istinaden mazeretsiz ve bildirimsiz olarak işe devam etmemesi üzerine müvekkili şirket tarafından haklı nedenle feshedildiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece; davanın kabulüne karar verilmiştir. Taraflar arasında davacının fazla mesai yapıp yapmadığı yapmış ise, süresi ve karşılığının ödenip ödenmediği konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır. Somut olayda davacı 10.00-22.00 saatleri arasında çalıştığını iddia etmiştir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda tanık beyanlarının söyledikleri sürenin ortalaması hesaplamaya esas alınmıştır. Ancak işyerinde parmak okutmak sureti ile puantajlar tutulduğu dosyadan anlaşılmış ayrıca işveren giriş çıkış saatlerini gösterir puantaj kayıtları ibraz etmiştir. Öncelikle bu puantaj kayıtlarının gerçekten davacı tanığının da beyan ettiği gibi parmak okutmak sureti ile tutulduğu anlaşılırsa fazla çalışma ücretinin hesaplanmasında bu kayıtlar esas alınmalıdır. Bu kayıtlar üzerinde oynama yapıldığı iddia edilirse de uzman bilirkişi marifeti ile bu husus tespit ettirilmelidir. Eğer puantaj kayıtlarının gerçeği yansıtmadığı tespit edilirse davalı ve davacı tanıklarının beyanları çalışma süresi bakımından çelişkili olduğundan tanıklar yeniden dinlenilerek tanık beyanları arasındaki çelişki giderilmeli, çelişki giderilemiyorsa mahkemece doğruluğuna inanılan tanık beyanları doğrultusunda hesaplama yaptırılarak hüküm kurulmalıdır. Tanık beyanlarının ortalama süresine göre hesaplama yapan bilirkişi raporuna istinaden fazla çalışma ücreti alacağının kabulüne karar verilmesi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir. O halde davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde davalıya iadesine, 24/11/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.