Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 21274 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 12783 - Esas Yıl 2014





Mahkemesi : Konya 1. İş MahkemesiTarihi : 19/06/2014Numarası : 2013/602-2014/466 Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü: Davacı vekili, açmış oldukları işe iade davasının davacı işçi lehine sonuçlanması sonrası işverene işe başlamak hususunda yaptıkları başvurunun sonuçsuz kaldığını belirterek kıdem tazminatı, işe başlatmama tazminatı ve boşta geçen süre ücreti alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir. Davalı vekili, davacının yasal süresi içerisinde işe başlamak için başvuruda bulunmadığını beyanla davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, "...davacının iade talebini tebliğden itibaren 4857 sayılı İş Kanunun 21/5 maddesine göre 10 gün içinde işverene iletmesi gerekirken iletmediği kargo şirketinin talebi işverene geç iletmesinin bu yasal zorunluluğu ortadan kaldıramayacağı ve sorumluluğun işverene yüklenemeyeceği..." gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. İşe iade davası sonunda işçinin başvurusu, işverenin işe başlatmaması ve buna bağlı olarak işe başlatmama tazminatı ile boşta geçen süreye ait ücret ve kıdem tazminatı konularında taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır. 4857 sayılı İş Kanununun 21. maddesinin beşinci fıkras??na göre, işçi kesinleşen mahkeme kararının kendisine tebliğinden itibaren on iş günü içinde işe başlamak için işverene başvuruda bulunmak zorundadır. Aksi halde işverence yapılan fesih geçerli bir feshin sonuçlarını doğurur. Yasada işçinin şahsen başvurması gerektiğine dair bir düzenleme bulunmamaktadır. İşçi, işe başlatılma konusundaki iradesini bizzat işverene iletebileceği gibi vekili ya da üyesi olduğu sendika aracılığı ile de ulaştırabilecektir. İşveren işe iade için başvuran işçiyi (1) ay içinde işe başlatmak zorundadır. Aksi halde en az dört, en fazla sekiz aylık ücret tutarında belirlenen iş güvencesi tazminatı ile boşta geçen süreye ait en çok dört aya kadar ücret ve diğer hakları işçiye ödemek zorundadır. İşe iade yönündeki başvurunun on iş günü içinde işverene bildirmesi gerekmekle birlikte, tebligatın postada gecikmesinden işçinin sorumlu olması düşünülemez. Dosya kapsamına göre; işe iade kararının onanmasına dair Dairemiz kararının 10.4.2013 tarihinde davacı vekiline tebliğ edildiği görülmüştür. Davacı vekili 15.4.2013 tarihinde işe başlamak hususundaki ihtarnamenin kargo yoluyla davalı işverene gönderildiğini ileri sürmüş ve bu iddiasını desteklemek için kargo ambar tesellüm fişi sunmuştur. Davalı taraf yasal süresi içerisinde başvuru yapılmadığını savunmaktadır. Yukarıda da zikredildiği üzere Mahkemece "...davacının iade talebini tebliğden itibaren 4857 sayılı İş Kanununun 21/5 maddesine göre 10 gün içinde işverene iletmesi gerekirken iletmediği kargo şirketinin talebi işverene geç iletmesinin bu yasal zorunluluğu ortadan kaldıramayacağı ve sorumluluğun işverene yüklenemeyeceği..." gerekçesine yer verilmiştir. Bu gerekçeye göre bizzat Mahkeme tarafından davacı iddiası yerinde görülmüş 15.4.2013 tarihinde başvuru için sürecin başlatıldığı kabul edilmiş ve ancak kargo şirketinde yaşanacak gecikmenin yasal zorunluluğu ortadan kaldırmayacağı sonucuna varılmıştır. Mahkemenin bu gerekçesi hakkında davalı yanın temyizi de söz konusu değildir. Şu halde davacı vekilinin 15.4.2013 tarihi itibariyle işe başlama talebi ile ilgili süreci başlattığı sabit olmuştur. Yukarıda da belirtildiği üzere başvuru hususundaki sürecin başlatıldığı tarih önem arz etmekte olup postada geçecek süreden işçi sorumlu tutulamaz. Tüm bu tespitler karşısında davacı tarafın yasal süresi içerisinde işe başlamak amacıyla talepte bulunduğu kabul edilerek işin esası hakkında karar verilmesi gerekli iken hatalı değerlendirme sonucu yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmiş olması bozma nedenidir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda açıklanan nedenle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 20.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.