Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 20699 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 20540 - Esas Yıl 2014





Mahkemesi :İş MahkemesiDava Türü : İtirazın iptali Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü: 1-Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine, 2- Davacı davalının şirkette personel şefi olarak çalıştığı dönemde finans müdürü ...'dan personel maaşlarını dağıtmak üzere 27.000,00TL aldığı, bu görevini ifa etmediğini, kendisine yapılan ikaz üzerine de davalı zimmetinde bulunduğu dönemde parayı kaybettiğini, bu nedenle görevini ifa edemediğini beyan etmesi üzerine ... 4. İcra Müdürlüğünün 2006/4481 sayılı takip dosyasıyla davalı hakkında icra takibine başlandığını, davacının takibe itiraz ederek takibin durduğunu belirterek, davalının ... 4. İcra Müdürlüğüne ait 2006/4481 sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın iptali ile icra takibinin kaldığı yerden devamına, haksız itiraz nedeniyle %40 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı davanın reddedilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir. Davacının kendisine işçilere dağıtması için teslim edilen 27.000,00 TL nin kaybolmasından sorumlu tutulup tutulmayacağı hususunda taraflar arasında uyuşmazlık söz konusudur. Davacı davalının finans müdürü ...'dan personel maaşlarını dağıtmak üzere 27.000,00TL aldığını ancak davalının zimmetinde bulunduğu dönemde parayı kaybettiğini, bu nedenle görevini ifa edemediğini iddia etmiştir. Davalı işçi paranın bulunduğu yerin veya odanın anahtarlarının güvenlik memurlarında olduğunu, işyerinin tüm kıymetli evrak veya para ile ölçülebilecek değerlerinden bu işyerinin güvenlikçilerin sorumlu olduğunu, mevcut belge ve tutanaklara göre hırsızlık olayının mesai dışında olduğunu, icra takibine konu edilen bu paranın davacıya teslim edildiğine ilişkin herhangi bir bilgi, belge veya davacının imzasının olmadığını, bu konu hakkında açılan herhangi bir ceza davasının bulunmadığını, şikayetin de olmadığını, kendisinin işyerinin personel şefi olarak görev yaptığını, işyerinin veznedarı, kasadarı veya sorumlusu olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece davacının, davalı işyerinde hizmet akdi ile çalışırken kendisine diğer çalışanların ücreti olarak dağıtılmak üzere teslim edilen parayı kısmen zimmetine geçirdiği iddiasıyla şikayet edildiği, ayrıca icra takibi yapıldığı davalının icra takibine itiraz ettiği ve ilamsız olan takibin durduğu davacının da yapılan itirazın iptali talebiyle bu davayı açtığı tesbit edilmiş, mahkemece ... 7. Asliye Ceza Mahkemesinin 2007/863 Esas sayılı dosyasında yapılan yargılamada davalının beraatine karar verildiği, ayrıca sunulan diğer delillerden davalının iddia edildiği gibi takibe konu parayı zimmetine geçerdiği iddiası ispat edilemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Yargılama sırasında dinlenen davacı tanıklarından ...:.: Ben davacıya ait iş yerinde çalışırken davalının da iş yerinde personel şefi olduğunu iş yerinden çalışanlara ait olan maaşları çektiğini, çektiği maaşların bir kısmını dağıttığını, bir kısmını dağıtamayıp kendi odasına bıraktığını, odasına bırakıp gidince pazar günü aklına geldiğini odayı kapayın diyerek telefon ettiğini ancak pazartesi günü varınca paraların yerinde olmadığını gördüğünü ve bu nedenle almış olduğu parayı ödeyemediğini, parayı kendisinin mi aldığını yoksa çaldırdığını mı bilmediğini beyan etmiş dinlenen DAVALI TANIĞI ... ise davacının maaşların bir kısmını finans odasından aldığını gördüğünü, sonrasında aşağıya odasına indiğini, maaşların pazartesi günü dağıtılacağını söylediğini, pazartesi geldiklerinde muhasebe müdürünün kendilerine para aradığını söylediğini, paranın kayıp olduğunu söylediğini, beyan etmiştir. Somut olayda yargılama sırasında dinlenen tanık beyanları, ceza dosyası içeriği ve davalının beyanlarından davacının icra takibine koymuş olduğu 27.000,00 TL’nin davalıya teslim edildiği tartışmasız olup davalının uhdesinde bulunan parayı odasında bırakarak kaybettiği anlaşılmakla bu olayda davacıya atfı kabil bir kusur bulunmadığından davalının kaybettiği miktar kadar sorumlu olduğunun kabulü gerekirken yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi hatalı olup bozma nedenidir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine 27/10/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.