Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 20659 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 14325 - Esas Yıl 2014





Mahkemesi : Amasya İş MahkemesiTarihi : 12/06/2014Numarası : 2014/1-2014/356 Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay'ca incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü: 1-Dosyadaki yazılara, hükmün uyulan önceki Yargıtay bozma ilamına uygun biçimde verilmiş olmasına, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin yeniden incelenmesine hukukça ve yasaca cevaz bulunmamasına ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacının tüm, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine, 2-Davacı vekili, mevsimlik işçi olarak çalıştığını daha sonra daimi kadroya geçtiğini, emekli olmasına rağmen yıllık izin alacağının ödenmediğini bildirerek yıllık izin alacağının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, mevsimlik işçinin yıllık izin hakkı olamayacağını, daimi kadroya geçtikten sonra yıllık izinlerinin kullandırıldığını ileri sürerek davanın reddini istemiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, davalı vekilinin temyizi üzerine Dairemizin 11.09.2013 tarihli ilamı ile özetle,”...Dosyadaki kayıt ve belgelerden davacının 11.3.1981 tarihinde Köy Hizmetlerinde mevsimlik işçi olarak çalışmaya başladığı, 02.02.2001 tarihinde daimi kadroya alındığı, 13.05.2011 tarihinde emekli olduğu, SGK mukteza tablosunda davacının mevsimlik işçi olarak çalıştığı dönemde 1991, 1992, 1997 ve 1999 yıllarındaki çalışmasının 330 günün üzerinde diğer yıllardaki çalışmalarının 330 günün altında olduğu, ancak SGK hizmet döküm cetvelinde 1991 yılında 247 gün, 1992 yılında 187 gün, 1997 yılında 115 gün ve 1999 yılındaki çalışma dökümünün bulunmadığı, davalı işverence düzenlenen hizmet dökümünde 1991 yılında 251, 1992 yılında 190 gün, 1997 yılında 178 gün, 1999 yılında 346 gün çalışmasının gözüktüğü, 14.11.2012 havale tarihli ek raporda davacının 11 ayı aşan çalışma süresi ile 2001 yılında kadroya geçtikten sonraki hizmet süresi toplanarak 15 yıl üzerinden hakettiği izin süresi TİS'ne göre bulunup kullandığı izin süresi mahsup edildikten sonra kalan süre üzerinden yıllık izin alacağı hesaplanmıştır. Yapılacak iş; öncelikle davacının mevsimlik işçi olarak çalıştığı dönemle ilgili yaşlılık muhteza tablosunda 1991, 1992, 1997 ve 1999 yıllarında 330 günün üzerinde gözüken sigortalılık süresinin davalı işyerinde geçip geçmediğini daha açık bir anlatımla davacının bu yıllarda gerçekte davalı işyerinde geçen hizmet sürelerini belirleyip bu yıllarda 330 günün üzerinde davalı işyerinde geçen bir hizmetinin bulunup bulunmadığını açıklığa kavuşturmak 330 gün ve üzerinde çalışmanın bulunduğu yıllar için hakettiği izin süresini belirleyip, 2001 yılında kadroya geçtikten sonra hakedip kullanmadığı izin süresi var ise onu da ilave ederek yıllık izin alacağını hesaplatıp çıkacak sonuca göre bir karar vermektir. Mahkemece eksik inceleme ve araştırma sonucu dosya kapsamı ile uyuşmayan bilirkişi raporu esas alınmak suretiyle yazılı şekilde karar verilmiş olması bozma nedenidir.” gerekçesi ile bozulmuştur. Mahkeme bozma kararına uymuş, SGK'dan davacının hizmet cetvelini; davalı yandan yıllık izin kullanıl belgelerini getirtmiş ve ek hesap raporu aldıktan sonra davanın kısmen kabulüne karar vermiştir. Mahkemenin hükmüne esas aldığı bilirkişi raporunda, 13 yıl için 2 yılı 28, diğerleri 30 gün üzerinden olmak üzere toplam hesap edilen 386 gün yıllık izin süresinden kullanılan 300 günün mahsubu ile bakiye 86 gün için yıllık izin ücreti hesaplanmış, mahkemece bu miktar hüküm altına alınmış ise de, bu kabul dosya kapsamına uygun değlidir. Zira, davacının kadroya geçmeden önceki mevsimlik işçilikte geçen çalışma süresi içinde sadece 1999 yılındaki çalışması 330 günün üzerinde olmakla -1991-1992-1997-1998 yıllarındaki çalışması 330 günün üzerinde görülmekte ise de bir kısmını davacı işçi isteğe bağlı sigortalılık kapsamında borçlandığından davalı nezdindeki çalışması 330 günün altındadır- davacı sadece 1999 yılı için o zamana kadar ki kıdemine ve TİS hükmüne göre 30 gün yıllık izne hak kazanmaktadır. Bundan sonra ise sadece kadroya geçtiği 2001 yılından 2011 yılına kadar olan 11 yıllık çalışma süresi içinde 11x30=330 gün yıllık izne hak kazanmıştır. Bu halde toplam yıllık izin süresi 360 gün olup bundan kullanılan 300 günün mahsubu halinde bakiye 60 gün için brüt 70,76 TL yevmiye üzerinden yasal kesintiler infaz sırasında dikkate alınmak kaydı ile yıllık izin ücretinin hüküm altına alınması gerekirken yazılı şekilde hazırlanan denetime elverişsiz rapora göre alacağın hüküm altına alınması hatalı olmuştur. O halde davalı vekilinin bu yönü amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır. SONUÇ:Temyiz olunan karanın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, fazla alınan temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 11/11/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.