Taraflar arasında kadastro tesbitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay'ca incelenmesi davalı hazine tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, dosyadaki belgeler okundu. Tetkik hakiminin açıklamaları dinlendi. Gereği görüşüldü: Dava ve temyize konu 107 ada 132 ve 110 ada 15 parsel sayılı taşınmazlar hakkında kadastro mahkemesinin 2007/24 ve 2007/12 esas sayılı dava dosyaları ile anılan taşınmazların başka davalara da konu oldukları mahkemece toplanıp değerlendirilen deliller ile dosya içeriğinden anlaşılmaktadır. Doktrinde ve yerleşik Yargıtay uygulamasında kararlılık kazanan görüşlere göre davalardan biri hakkında verilecek hükmün diğer dava yada davaların sonucunu etkileyeceğinin anlaşılması halinde dava dosyaları arasındaki vaki fiili ve hukuki irtibat nedeniyle tüm davaların birleştirilmeleri zorunludur. Gerçekten bu olgu dava ekonomisine uymanın sağlıklı sonuca varmanın da temel koşuludur. Dava ekonomisine uymak ise makul sürede adil yargılama yapılarak uyuşmazlıkların en kısa sürede sonuçlandırılması ve hükme bağlanmasıdır. Gerçekten bu olgular Anayasamızın 9 ve 141/4 maddesi hükümlerinde de duraksamasız açıklanmıştır. Nevarki, mahkemece bu olgular göz ardı edilerek işin esası hakkında hüküm kurulmuştur. Açıklan nedenlerle davaların somut olayda birleştirilmesi zorunludur. Bu olgular gözardı edilerek işin esası hakkında yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olduğu gibi kabule göre de yöntemine uygun bir mera araştırması yapılmaksızın hüküm kurulması da isabetsiz davalı hazinenin temyiz itirazları öncelikle bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenlerine göre de sair yönlerin şimdilik incelenmesine yer olmadığına, 6.5.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.