Mahkemesi : Trabzon 2. İş MahkemesiTarihi : 02/05/2014Numarası : 2013/422-2014/233 Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü: 1-Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine, 2-Davacı, davalı şirket tarafından yıldırılmak ve kendi isteğiyle işten ayrılmaya zorlanmak için temizlik ve hamaliye işlerinde görevlendirildiğini, baskılara dayanamayarak bu şekilde çalıştırılmaya devam edildiğinde işten ayrılacağını işverene bildirmesi üzerine, davalı işveren temsilcisi tarafından işten ayrılma dilekçesi verdiğinde kıdem tazminatı dahil tüm işçilik alacaklarının kendisine ödeneceğinin bildirildiğini, bunun üzerine davalı işverenliğin hazırladığı istifa dilekçesi ve mahiyetini bilmediği bir belgeyi imzalayarak işverene verdiğini, davalı işverenin herhangi bir ödeme yapmadığını, davalının üzerinde büyük baskı kurarak istifaya zorladığını, istifa belgesinin gerçek iradesini yansıtmadığını belirterek ve iş akdinin haksız ve kötüniyetli olarak feshedildiğini iddia ederek kıdem ve kötüniyet tazminatı alacağının davalıdan tahsilini karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili davanın reddini istemiştir. Mahkemece istek kısmen hüküm altına alınmıştır. Mahkemece davacının işyerinde 4 yıldan fazla kıdemi olduğu, istifa ederek kıdemini ve alacaklarını yakmasının hayatın olağan akışına uygun olmadığı gerekçesiyle kıdem tazminatı talebinin kabulüne, kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir. Oysa dosya içerisinde bulunan istifa dilekçesi davacının el yazısını içermektedir. Yine işyerinde birtakım tatsız olayların vuku bulduğu da tanık beyanından anlaşılmaktadır. Ayrıca davacı istifa dilekçesini imzaladığı takdirde haklarının kendisine ödeneceğinin söylendiği şeklindeki iddiasını ispat edememiştir. Dinlenen davacı tanıkları da olaya bizzat şahit olan tanıklar değil, davacıdan duyduklarını naklen anlatan tanıklardır. Davacı kendi haklı feshini de ispat edememiştir. Davacı istifasını haklı sebep olmaksızın gerçekleştirdiğinden kıdem tazminatına hak kazanamaz. Kıdem tazminatı talebinin reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmiş olması hatalı olup bozma sebebidir. O halde davalı vekilinin bu yönlere ilişkin temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmamalıdır. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA,temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 28.10 2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.