Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 19315 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 11386 - Esas Yıl 2014





Mahkemesi : Mustafakemalpaşa Asliye Hukuk Mahkemesi (İş Mahkemesi Sıfatıyla)Tarihi : 01/04/2014Numarası : 2011/69-2014/308 Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü: 1-Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine, 2-Davacı, davalı işyerinde 01/07/1988-31/12/2010 tarihleri arasında kepçe operatörü olarak çalıştığını, iş akdinin davalı tarafından haksız ve gerekçesiz olarak feshedildiğini, haftada 7 gün 08.00-20.00 saatleri arasında çalıştığını bildirerek kıdem tazminatı ile fazla mesai, hafta tatili, yıllık izin ve genel tatil ücreti alacaklarının tahsilini talep etmiştir. Davalı, davacının son dönem işleri aksattığını, işyeri demirbaşlarına zarar verdiğini, en son tartışarak işyerini terk etmiş olduğunu, ve başka bir alacağının da bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Taraflar arasında davacının fazla mesai ücreti alacağının bulunup bulunmadığı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır. Fazla mesai yaptığını ispat yükü işçiye, çalışma olgusunun ispatlanması halinde ücretlerinin ödendiğini ispat yükü ise işverene düşmektedir. Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların tanık beyanlarıyla sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalarda bu noktada gözönüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır. İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille kanıtlaması gerekir. İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda da ihtirazi kayıt ileri sürülmemiş olması, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının yazılı delille ispatlanması gerektiği sonucunu doğurmaktadır. Somut olayda davacının kepçe operatörü olarak çalıştığı ve odun yükleme boşaltma işi yaptığı açıktır. Davacı bu işi işyerinde ve odunların yüklendiği orman depo sahasında yapmaktadır. Mustafakemalpaşa Orman İşletme Müdürlüğünün 11.12.2012 tarihli yazısında orman depolarında 08.00-17.00 saatleri arasında yükleme yapıldığı ve yaz aylarında çalışma saatlerinin uzayabildiği belirtilmektedir. Yine yargılama esnasında dinlenen davalı tanıkları davacının haftada 6 gün, 08.00-17.00 saatleri arasında çalıştığını ve haftada en az 1-2 gün mesai saatleri dışında çalışıldığını bildirmişlerdir. Dolayısıyla davacının çalışma saatleri Mustafakemalpaşa Orman İşletme Müdürlüğünün yazısı ve davalı tanık beyanlarına göre hesaplandığında, davacının fazla mesai ücretine hak kazandığı anlaşılmaktadır. Mahkemece bu husus gözetilmeden, davacının fazla mesai ücreti talebinin kabulüne karar vermek gerekirken, reddine karar verilmiş olması hatalı olup bu husus bozma nedenidir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz eden davalıya yükletilmesine, 22.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.