YARGITAY İLAMITaraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:Davacı vekili, davacının davalı işyerinde ... operatörü olarak çalışmaktayken 27.11.2014 tarihinde güvenlik elemanlarınca işyerine alınmadığını, işten çıkartıldığının söylendiğini, yazılı fesih bildirimi yapılmadığını, fesih öncesinde raporlu olduğunu, gerçek fesih sebebinin davacının bir kısım arkadaşlarıyla birlikte ...Tekstil İşçileri Sendikası’na üye olması ve mesai saatleri dışında sendikal faaliyette bulunması olduğunu, işverenin sendikal oluşumu engellemek amacıyla davacıyla birlikte üye işçileri işten çıkardığını, işverenin sonrasında gönderdiği fesih yazısında davacının sağlık raporu olduğu sürede noter aracılığıyla tutanak tutularak tespit yapıldığını ve üretimin durduğundan bahsedildiğini, noter görevlisinin yanıltılarak tespit yapıldığını, davacının 27.11.2014 tarihinde İş Kur’a başvurusunun bulunduğunu, davalı ...’in taşeron firma olduğunu, taşeronluk ilişkisinin muvazaaya dayalı olduğunu ve gerçek işverenin davalı ...Ş. olduğunu, bu sebeplerle feshin geçerli bir nedene dayanmadığını belirterek feshin geçersizliğine ve müvekkilinin işe iadesi ile 6356 sayılı Yasanın 25. maddesi uyarınca 1 yıllık ücretinden az olmamak üzere sendikal tazminata karar verilmesini istemiştir.Davalı ...Ş. vekili, davacının iş akdinin diğer davalı şirketçe haklı nedenle feshedildiğini, işverenin çuval üretimi yaptığını ve kış aylarında siparişlerin artması sebebiyle üçlü vardiyada çalışıldığını, 17.11.2014 tarihinden itibaren hafta tatilinin hafta içine alındığını ve davacının bu şekilde 17.11.2014-22.11.2014 tarihleri arasında çalıştığını, 7’li vardiya sistemi ile çalışılması gereken ilk Pazar günü olan 23.11.2014 günü her vardiyada 6’şar kişi çalışması gerekirken 3’er işçi geldiğini ve 2 makine yerine 1 makinenin çalıştığını, 24.11.2014 tarihinde davacı ve birlikte hareket eden 7 kişilik grubun 7’li vardiya şeklinde çalıştığını ancak bu şekilde çalışmak istemediğini, bu 7 kişilik grubun 25.11.2014 tarihinde 08:00-16:00 saatleri arasındaki vardiyasına gelmeyerek işi durdurduğunu, devam eden 16:00-24:00 saatleri arasındaki vardiyasına da 3 kişinin gelmediğini, eksik personel sebebiyle üretim yapılamadığını ve bu hususun noter marifetiyle tespit edildiğini, 26.11.2014 tarihinde ise davacının rapor alarak işe gelmediğini, iş akdinin bu sebeple feshedildiğini, savunma veren diğer işçilerin ise çalışma sistemini kabul etmediklerini ve bu sebeple işe gelinmediğini belirttiklerini, davacı ve diğer işçilerin iş barışını bozmak ve diğer işçileri kışkırtmak amacıyla 27.11.2015 ve 28.11.2015 tarihlerinde işyeri önünde eylem yaptıklarını ve kamera kayıtları ve polis tutanaklarının bulunduğunu, bazı işçilerin çalışma şartlarını değiştirmek için önceden anlaşarak işe gelmediklerini, aynı bölümde çalışan 9 işçinin aynı gün rapor almasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, raporların aynı aile hekimliğinden ve aynı zamanda alındığını, iş ve çalışma hürriyetinin ihlali sebebiyle 2014/76080 Haz. Numaralı dosyada suç duyurusunda bulunulduğunu, işverenin üretimin durması sebebiyle maddi kaybı olduğunu, cezai şart ödediğini, zararın 30 günlük ücreti aştığını, ... 3. İş Mahkemesinin 2014/4 D.İş dosyası ile zarar tespiti için dava açıldığını, sendikal sebep iddiasının gerçeği yansıtmadığını, sendikaya üye olan işçilerin isimlerinin işverence bilinmediğini, iş akdinin iş sözleşmesinin ve işinin yerine getirilmemesi sebebiyle haklı nedenle feshedildiğini savunarak davanın reddini talep etmiştir.Davalı ... ise, davacının işyerinde kanunsuz eyleme katılması nedeniyle iş akdinin haklı nedenle sonlandırıldığını, şirketlerinin davalı ...Ş.'nin alt işvereni olduğunu, işyerinde yükleme-boşaltma-istif, temizlik vs. işlerini üstlendiklerini, davacının da alt işveren işçisi olduğunu, işyerinde 7’li vardiya sistemine geçilerek hafta tatilinin de hafta içinde kullandırılmasına karar verildiğini, davacı ve arkadaşlarının 25.11.2014 tarihinde 8-16 vardiyasına gelmeyerek üretimi durdurdukları, yeni çalışma sistemini istemediklerini yineledikleri, davacıdan savunma istenildiği, ancak savunma vermeyeceğini belirterek işyerini terk ettiği, noter vasıtasıyla davacı ve arkadaşlarının işe gelmediklerinin tespit ettirildiğini, davacı ve arkadaşlarının işyerindeki 7’li vardiya sitemine tepki olarak kendi aralarında önceden anlaşarak işe gelmediklerini, üretimi durdurmak amacıyla kanunsuz eylem yaptıklarını, sağlık raporlarının gerçeği yansıtmadığını, davacı ve arkadaşlarının işyerinde 30 günlük ücretleri ile karşılayamayacakları tutarda zarara sebebiyet verdikleri, sendikal nedenle işten çıkarılmadıklarını, belirtilen haklı nedenlerle işten çıkarıldıklarını, 31.12.2014 tarihinde de alt işverenlik ilişkisinin sona erdiğini savunarak davanın reddini talep etmiştir.Mahkemece, işverenin yönetim hakkı kapsamında vardiya düzenini değiştirdiği, davacı ve bir kısım çalışanın yeni vardiya düzenini kabul etmeyerek üretim kaybına neden olduğu, bu şekilde davacının davranışının 4857 sayılı İş kanunun 25/II (e) maddesi kapsamında doğruluk ve bağlılığa uymayan davranış niteliğinde olduğu, ayrıca davacıya ait istirahat raporlarının diğer çalışanlarla aynı tarihlerde rapor alınmış olması, diğer çalışanlarla birlikte hareket ederek rapor alındığı, alınan istirahat raporlarının gerçek bir sağlık mazeretine dayanmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacı ve arkadaşlarının topluca işe gelmemelerinin haklı bir sebebe dayanıp dayanmadığı ve yine davacı ile arkadaşlarının işe gelmedikleri tarihleri kapsayan sağlık raporlarının geçerli olup olmadığı, feshin sendikal nedenle yapılıp yapılmadığı ve davalılar arasındaki ilişkinin muvazaalı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. Aynı olay nedeniyle ve aynı sebeple davalı işverence işten çıkarılan başka bir işçinin dosyasında Dairemizce verilen kararda “…Dosya içeriğine göre 25/11/2014 ve 26/11/2014 tarihlerinde bir gün veya iki gün raporlu olan davacıların sağlık raporları nedeniyle işyerine gitmemeleri söz konusudur. Doktor raporları resmi evrak niteliğinde olup sahteliği ispat edilinceye kadar geçerlidir. Davalı işveren bu raporların davacı ve arkadaşlarının topluca işe gelmedikleri günlere ilişkin olarak yaptıkları eylem sonrası işe gelmemelerini meşru göstermek için kamu kurum ve kuruluşlarını kullanarak yalan söylediklerini ve raporların gerçeği yansıtmadığını ileri sürmüşse de raporun sahteliği konusunda şikayette bulunulmadığı, raporun sahteliğinin davalı tarafça ispatlanamadığı ayrıca işverence rapor alanlardan ... ve ...'ın iş akdinin feshedilmediği, dosya kapsamı nazara alındığında işveren feshinin 4857 sayılı Yasanın 25/2. maddesindeki haklı fesih şartlarını taşımadığı gibi geçerli fesih de oluşturmadığı anlaşılmaktadır. Feshin haklı nedene dayandığı ve sendikal nedene dayanmadığı kabul edilmişse de, söz konusu karar eksik araştırmaya dayanmaktadır. Dosya kapsamında aldırılan bilirkişi raporu da yeterli değildir…” denilerek sendikal neden araştırması yönünden kararın bozulduğu görülmüştür. (7. HD-2016/7317 E) Yine, bu karar emsal alınarak Dairemiz’in 2016/7753 E. sayılı dosyasında da işveren feshinin haklı neden taşımadığı kabul edilmiş ve araştırmaya yönelik bozma yapılmıştır. Dosya içeriğine göre, yukarıda belirtilen emsal kararlarımız gereği, mahkemece davalı işverence yapılan feshin haklı olduğu yönündeki değerlendirme yerinde olmayıp işveren feshinin haklı neden taşımadığı ve davacının işe iadesine karar vermek gerektiği anlaşılmıştır.Öte yandan, davacının davalılar arasındaki alt işverenlik ilişkisinin muvazaalı olduğu ve feshin sendikal nedenle yapıldığı yönünde de iddiaları bulunmakta olup; bu talepler ile ilgili olarak taraf delilleri toplanılıp gerekirse tanıklar etraflıca dinlenildikten sonra çıkacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 03.11.2016 gününde oybirliğiyle KESİN olarak karar verildi.
Bilmeniz halinde fark yaratacak kararlar
SÖZLEŞMEDEN DOĞAN DAVA • YETKİLİ MAHKEME İFA YERİ
(...Davacı, davalının talebi üzerine davalıya 250.000 TL borç para verdiğini, aylık 11.250 dolar faizin düzenli ödenmesi, ana paranın ise 4 ay içinde ödenmesi hususunda anlaştıklarını, davalının ilk ay faizi ödemesine rağmen sonrasını ödemediğini belirterek fazlası saklı kalmak üzere 50.000 TLnin ta
CEZA DAVALARINDA TEMYİZ HARCININ ÖDENMEMESİ
CEZA DAVALARINDA HARCI ÖDENMEYEN TEMYİZ TALEBİNİN REDDİ
HARÇLAR KANUNU
Özel belgede sahtecilik suçundan sanık M.. Ş..’in 5237 sayılı TCK’nun 207/1, 62 ve 58. maddeleri uyarınca 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ilişkin, Denizli 4. Asliye Ceza Mahkemesince verilen 24.11.2011 gün ve 206-572 sayılı hü
Eser sözleşmesinin tek tarflı feshi - Çalışma yapılmaması- Süresinde bitirilmemesi
Taraflar arasındaki “tespit ve aynen ifa, tazminat” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Ankara 7. Asliye Hukuk Mahkemesince davanın kısmen kabulüne dair verilen 01.07.2009 gün ve 2008/18 E. 2009/229 K. sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 15. Huk
Yargıtay
Yargıtay Karar Arama
Yargıtay Hukuk Dairesi Kararları Arama
Yargıtay Ceza Dairesi Kararları Arama
Yargıtay Karar Arama Nasıl Yapılır ?
Yargıtay Daire Bilgileri İle Dosya Sorgulama
Yargıtay Yerel Mahkeme Bilgileri İle Dosya Sorgulama
Yargıtay Kanunu
Yargıtay İş Bölümü
Yargıtay Haberleri
Karar Arama
Yargıtay Kararları
Yargıtay Hukuk Dairesi Kararları
Yargıtay Ceza Dairesi Kararları
BAM Kararları
Danıştay Kararları
Anayasa Mahkemesi Kararları
Uyuşmazlık MAhkemesi Kararları
Karar Arama Nasıl Yapılır?
Emsal Karar ve Emsal Karar Arama Nedir?
Yargıtay Karar Arama Nasıl Yapılır?
BAM Karar Arama Nasıl Yapılır?
Danıştay Karar Arama Nasıl Yapılır?
Anayasa Mahkemesi Karar Arama Nasıl Yapılır?