Mahkemesi :İş MahkemesiYARGITAY İLAMI Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü: 1-Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine, 2-Davacı, davalı iş yerinde 14.09.2005 tarihinden itibaren çalıştığını, davalı işveren tarafından suçsuz yere hırsızlıkla suçlandığından iş sözleşmesini haklı nedenle sona erdirdiğini belirterek kıdem tazminatı, fazla çalışma, ulusal bayram ve genel tatil ücreti ile 2012 Haziran ayına ait ödenmeyen bakiye ücret alacağının davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı işveren, zamanaşımı itirazında bulunduklarını, davacının 02.07.2012 tarihinden itibaren iş yerine gelmediğini, ücret alacağı bulunmadığı gibi kıdem tazminatına da hak kazanmadığını, işyerinde haftalık 45 saatin aşılmadığını, genel tatiller karşılığı izin kullandırıldığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Feshin haklı nedene dayanıp dayanmadığı taraflar arasında ihtilaflıdır. İşçinin haklı nedenle iş sözleşmesini derhal feshi 4857 sayılı İş Kanunu'nun 24. maddesinde düzenlenmiştir. Süresi belirli olsun veya olmasın işçi, bu hallerde iş sözleşmesini sürenin bitiminden önce veya bildirim süresini beklemeksizin feshedebilir. Ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller ve benzerleri başlığı taşıyan 4857 sayılı Yasa’nın 24/II maddesinin b bendi düzenlemesi gereği “İşveren işçinin veya ailesi üyelerinden birinin şeref ve namusuna dokunacak şekilde sözler söyler, davranışlarda bulunursa veya işçiye cinsel tacizde bulunursa” işçi, iş sözleşmesini haklı nedenle derhal feshedebilecektir. Somut olayda davacı, davalı işveren tarafından haksız yere hırsızlıkla suçlandığından iş sözleşmesini haklı nedenle sona erdirdiğini belirterek, kıdem tazminatı talebinde bulunmuştur. Davalı işverenlik tarafından davacı hakkında iş yerinde çalıştığı sırada 660.000,00 TL değerindeki altı teneke yağı bilgileri dışında dava dışı şahsa sattığından bahisle şikayette bulunulmuş olup davacı hakkında hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan kamu davası açılmıştır. Mahkemece, ... 13. Asliye Ceza Mahkemesinin 2012/1313 E. sayılı dosyasına ait duruşma tutanakları, iddianame ve gerekçeli karar örneklerinin incelendiği, davacının davalı işveren tarafından güveni kötüye kullanma suçu işlediği isnadı ile 03.07.2012 tarihinde şikayet edildiği, yapılan yargılama sonucunda 26.12.2013 tarihinde beraat kararı verildiği, davacının 02.07.2013 tarihinde işten ayrıldığı dikkate alındığında davacının davalı işyerinden isnat edilen suç nedeniyle ayrıldığı, yine yapılan yargılamada beraat ettiği belirtilerek davacının iş sözleşmesini 4857 sayılı İş Kanunu’nun 24/II-c maddesi kapsamında kıdem tazminatına hak kazanır biçimde sona erdirdiği kabul edilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Davalı işverenin davacı hakkındaki şikayeti nedeniyle görülen ... 13. Asliye Ceza Mahkemesinin 2012/1313 E. 2013/955 K. sayılı dosyasında dinlenen tanık Mustafa Çiçek’in “Ben çevrede bulunan iş yerlerinden kazan altında yakmak üzere yanmış yağ alıyordum, huzurda bulunan sanıktan da iki teneke yanmış yağ bir defasında da bir teneke yağ aldım, sıfır yağ hiç almadım, kendisi bu yağları ...de bir dozeri tamir ederken temin ettiğini ve oradan getirdiğini söyledi, ben de kendisine 25,00 - 30.00 TL verdim” şeklinde beyanda bulunduğu, anılan ceza dosyasında davacı hakkında hizmet nedeni ile güveni kötüye kullanma suçunu işlediği sabit olmadığından beraat kararı verildiği ve dosyanın kesinleşmediği anlaşılmaktadır. Mahkemece, dosya kapsamında dinlenilen soyut tanık beyanlarıyla yetinilerek ... 13. Asliye Ceza Mahkemesinin 2012/1313 E. 2013/955 K. sayılı dosyasında verilen kararın kesinleşmesi beklenilmeden karar verilmesi hatalı olup bozma nedenidir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 27/10/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.