Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 17718 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 10155 - Esas Yıl 2014
Mahkemesi : Çorum 1. İş MahkemesiTarihi : 29/04/2014Numarası : 2011/708-2014/110 Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü: 1-Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine. 2-Davacı, davalı işyerinde güvenlik görevlisi olarak çalışırken davalı tarafın hiç bir gerekçe göstermeden ve herhangi bir ihbarda bulunmadan müvekkilinin işine son verdiğini, kıdem ve ihbar tazminatı, fazla mesai, yıllık izin ücreti, hafta tatili çalışma ücreti ve dini bayram-genel tatil çalışma ücretlerinin ödenmediğini iddia ederek, bu alacakların davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı, davacının müvekkili şirketten herhangi bir hak ye alacağının bulunmadığını; iş akdinin 02.08.2007 tarihli 2007/331 sayılı fesih bildirimi ile işveren tarafından İş Kanunu'nun 25/ll-e,h,i fıkraları gereğince haklı nedenle derhal feshedildiğini; istediği işçi alacaklarının gerçeği yansıtmadığını, çalıştığı dönemde hak ettiği işçilik alacaklarının kendisine ödendiğini; davanın haksız ve k??tü niyetli olduğunu beyanla davanın reddini talep etmiştir. Mahkeme davanın kısmen kabulüne karar vermiştir. Fazla çalışma ücretlerinin hesabı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır. Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır. Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır. İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerekir. İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda, ihtirazi kayıt ileri sürülmemiş olması, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının yazılı delille ispatlanması gerektiği sonucunu doğurmaktadır. Günlük çalışma süresinin onbir saati aşamayacağı kanunda emredici şekilde düzenlendiğine göre, bu süreyi aşan çalışmaların denkleştirmeye tabi tutulamayacağı, zamlı ücret ödemesi veya serbest zaman kullanımının söz konusu olacağı kabul edilmelidir. Somut olayda davacı ile dinlenen davacı ve davalı tanıkları 3 vardiya şeklinde 8.00-16.00. akşam 16.00-00.00 veya 00.00-8.00 saatleri arasında çalışıldığını beyan etmiştir. Bilirkişi raporunda davacı ve davalı tanıklarına itibarla davacının haftanın 7 günü 3 vardiya şeklinde 8.00-16.00, akşam 16.00-00.00 veya 00.00-8.00 saatleri arasında çalıştığını, 1 saat ara dinlenmesi yaparak haftada 56 saat çalıştığını, 11 saat fazla mesai yapıldığını bundan hafta tatili ücreti ödenecek olan Pazar gününün çalışma süresi olan 7.5 saati düşünce fazla çalışmanın 3.5, olduğu kabul edilmiştir. Mahkemece haftanın 7 günü günde 8 saat çalışıldığı 1 saat ara dinlenmesi yapıldığı, hafta tatili ayrıca hesaplandığından hafta tatili gününün hesaba katılmayarak 6 gün 7 saatten toplamda 42 saat çalışıldığı ve üç vardiya halinde çalışma halinde fazla çalışma yapılmadığı kabul edilerek talebin reddine karar verilmesi gerekirken ara dinlenme sürelerinin de hesaba dahil edilerek hesaplama yapılması ve fazla çalışma alacağı talebinin kabulüne karar verilmesi hatalı olup bozma sebebidir. SONUÇ:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 22.9.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.