Mahkemesi : Bursa 6. İş MahkemesiTarihi : 13/03/2014Numarası : 2012/102-2014/103 Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü: 1-Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin dışında kalan temyiz itirazlarının reddine, 2-Davacı vekili, davacının 01/03/2010-08/05/2012 tarihleri arasında hizmetli olarak çalıştığını, sağlık sorunları nedeniyle geçirdiği ameliyat nedeniyle raporlu olduğu sürede davalı işveren tarafından yerine yeni bir işçi alınarak 08/05/2012 tarihinde iş akdinin tek taraflı tazminatsız ve haksız olarak işverence feshedildiğini, aylık ücretinin net 690,00 TL olduğunu, işyerinde 08:30-18:30 saatleri arasında çalıştığını iddia ederek kıdem ve ihbar tazminatı ile fazla mesai ücreti alacaklarının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, davacının sağlık raporlarının bitimi sonrasında raporunu yeniletmeyerek işe mazeretsiz olarak gelmediğini, buna ilişkin devamsızlık tutanakları tutulduğunu ve davacıya ihtarname gönderimesine rağmen mazeret bildirmeyerek işe de başlamadığını, davacının iş akdini 18/05/2013 tarihinde haklı nedenle feshettiklerini ve iş yerinin Milli Eğitim Bakanlığının Yönergesine göre belirlenen saatlerde faaliyet gösterdiğini davacının fazla mesai ücreti talep hakkının olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Taraflar arasında öncelikle iş akdinin hangi tarafça feshedildiği, feshin haklı olup olmadığı konularında uyuşmazlık bulunmaktadır. Davacı iş akdinin işveren tarından haksız olarak feshedildiğini beyan etmiş ise de dosyaya sunulan devamsızlık tutanakları ve davalı işveren tarafından davacıya gönderildiği iddia edilen 10 Mayıs 2012 tarihli ihtarnamenin davacıya hangi tarihte tebliğ edildiği tespit edilmeli, daha sonra davacı isticvap edilerek ihtarname ve devamsızlık tutanaklarına ilişkin beyanları alınmalı, tüm bu hususlar ve devamsızlık tutanakları birlikte değerlendirilerek davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanıp kazanmadığı gerekçeli kararda gerekçesi yazılarak belirlenmelidir. Eğer iş sözleşmesinin işverence haksız feshedildiği sonucuna varılırsa kıdem ve ihbar tazminatı isteğinin kabulüne, iş sözleşmesinin devamsızlık nedeni ile işverence haklı feshedildiği sonucuna varılırsa bu isteklerin reddine karar verilmelidir. Eksik inceleme ile karar verilmiş olması isabetsizdir. 3-Taraflar arasında fazla çalışma alacağının hesaplanması konusunda da uyuşmazlık bulunmaktadır. Mahkemece, davacının davalı işyerinde 01.05.2010-08.05.2012 tarihleri arasında çalıştığı tespit edilmesine rağmen karara esas alınan 08/01/2013 tarihli ek raporun (B) seçeneğinde davacı 01/03/2010 tarihinde işbaşı yapmış gibi fazla mesai hesaplaması yapılmıştır. Fazla mesai hesaplamasının 01/05/2010 tarihinden başlanarak davacının raporlu, izinli olduğu süreler dışlanmak suretiyle, fesih tarihine kadar çalışılan süreler için yapılması gerekir. Bu hususlar gözönünde bulundurularak hesaplama yaptırtılmaması ve tanık beyanlarına göre denetime elverişli çalışma saatlerini de net olrak belirten şekilde bilirkişi raporu alınmadan karar verilmiş olması da hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 18.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.