Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 17627 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 9362 - Esas Yıl 2014





Mahkemesi : Bursa 1. İş MahkemesiTarihi : 20/02/2014Numarası : 2012/161-2014/80 Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü: Dava, davacı şirketin idari ve mali işler müdürü olan davalının görevini özenli yapmaması sonucu davacının şirketin zararına yol açtığı iddiasına dayalı tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece istemin reddine karar verilmiştir. Davacı dava dilekçesinde, davalının 06/01/2012 tarihinde davacı şirkette idari ve mali işler müdürü olarak çalışmaya başladığını, görevi gereği hem personel bölümünün hem de muhasebe bölümünün işlemlerinden sorumlu olduğunu, bu çerçevede 29 Şubat 2012 tarihinde ödenmesi gereken Ocak 2012 dönemine ait 81.698,24 TL SGK prim borcu ödemesinin gününde yapılmaması ve ödemenin yapılmadığının farkedilmeyerek 29/02/2012 günlü finans sorumlusu tarafından davalının onayına sunulan banka ve kasa hareketlerine ilişkin evrakın davalı tarafından kontrol kaşesi ile onaylanarak paraflandığı; 01/03/2012'de yine ödemenin yapılmadığının farkedilmediği, 02/03/2012'de farkedilerek ödendiği, ancak bu gecikme nedeniyle davacının 12,607,55 TL indirim hakkını kaybettiği ve 1.390,82 TL de gecikme cezası ödemek durumunda kaldığı, bu nedenle toplamda 13.998,37 TL zarara uğradığı iddiasıyla uğranılan zararın sorumlusundan gerekli denetim ve kontrol görevini yapmayan davalı olduğu iddiasıyla tazminat isteminde bulunmuştur. Davalı kendisine herhangi bir kuruma ödeme yapma, ödeme talimatı verme, ödeme öncesi onay verme gibi konularda yetki ve sorumluluk verilmediğini, sadece günlük kasa ve banka hareketleri föyünde yer alan tamamlanmamış işlerin föy ekindeki evraklar ile uyumunu kontrol etme görevi verildiğini, bu nedenle yapılan ödemelerden ve yapılmamış ödemelerden sorumluluğu bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, muhasebeci bilirkişi tarafından hazırlanan rapor esas alınarak davalının davacı işyerindeki ünvanı her ne kadar mali ve idari işler müdürü olsa da resmi kurumlara karşı mali konularda yetkisi olmadığı; prim ve bildirgelerinin kurumlara bildirilmesi ve tahakkukunun yapılması konusunda yetkisi olmadığı, dolayısıyla zarardan da sorumluluğu bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Dosya kapsamında bulunan ve davalı tarafından davacı şirketin genel müdürüne e-mail yoluyla gönderdiği idari ve mali işler departmanının görev dağılımına dair belgede davalının idari ve mali işler müdürü olarak personel sorumlusunun SGK prim bildirgelerinin aylık olarak kuruma internet ortamında verilmesi ile finans sorumlusunun ödeme listelerinin hazırlanması gibi yaptıkları işlemleri kontrol görev ve yetkisi olduğu belirtilmiştir. Bu durumda davalının fiilen ödeme yapma, ödeme evraklarını hazırlama gibi görevleri olmasa da bu belgelerin zamanında ve gerektiği gibi hazırlanması ile yapılması gereken ödemelerin yapılıp yapılmadığını kontrol yetki ve görevi bulunmaktadır. O halde, davalının kontrol ve denetim görevini ihmal ettiği ve davacının uğradığı zarardan düşük orandaki kusuru ile sorumluluğu bulunduğu sabittir. Şu haliyle mahkemece yeniden konusunda uzman bilirkişiden kusur oranının belirlenmesi açısından rapor alınıp sonucuna göre kusuru oranında davalının sorumluluğuna hükmedilmelidir. Anılan yön gözetilmeksizin davanın tümden reddi usul ve yasaya aykırı olup kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 18/09/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.