Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 17145 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 9126 - Esas Yıl 2014





Mahkemesi : Adana 1. İş MahkemesiTarihi : 25/06/2013Numarası : 2010/1059-2013/399 Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü: 1-Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine. 2-Davacı, davalı işyerinde pres ustası olarak çalışırken iş akdinin işveren tarafından haksız olarak feshedildiğinden bahisle kıdem ve ihbar tazminatı ile bazı işçilik alacaklarının ödetilmesini istemiştir. Davalılar, davacının iş akdini başka bir işe girmek için istifa ederek kendisinin feshettiğini, tüm haklarının ödendiğini hiçbir alacağı olmadığını savunarak, davanın reddini talep etmişlerdir. Mahkemece, davacının iş akdini davalı işveren tarafından haklı neden olmadan feshedildiği ve davalılar arasında organik bağ bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne ve davalıların müştereken ve müteselsilen sorumluluğuna karar verilmiştir. Davacının son ücretinin tespiti konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır. 4857 sayılı İş Kanununda 32 nci maddenin ilk fıkrasında, genel anlamda ücret, bir kimseye bir iş karşılığında işveren veya üçüncü kişiler tarafından sağlanan ve para ile ödenen tutar olarak tanımlanmıştır. Ücret kural olarak dönemsel (periyodik) bir ödemedir. Kanunun kabul ettiği sınırlar içinde tarafların sözleşme ile tespit ettiği belirli ve sabit aralıklı zaman dilimlerine, dönemlere uyularak ödenmelidir. Yukarıda değinilen Yasa maddesinde bu süre en çok bir ay olarak belirtilmiştir. İş sözleşmesinin tarafları, asgarî ücretin altında kalmamak kaydıyla sözleşme özgürlüğü çerçevesinde ücretin miktarını serbestçe kararlaştırabilirler. Somut olayda, davacı daha önce aylık net 650,00 TL ücret alırken son üç ay 1.500,00 TL aldığını iddia etmiş, davalı ise davacının asgari ücretle çalıştığını savunmuştur. Mahkemece yapılan ücret araştırmasında, Tekstil İş Sendikası, davacı emsali makine dikim ustası bir işçinin aylık ücretini yıllara göre ayrı ayrı bildirmiştir. Bilirkişi, işçinin iddiasına ve tanık beyanlarına yakın olduğu gerekçesiyle yıllara göre emsal ücreti baz alarak ve son 7 ay yönünden, aylık 1.100,00 TL net ücret aldığı kabulü ile hesaplama yapmıştır. Ancak davacı, 28.01.2013 tarihli celsede “ben işten çıkmadan son üç ay civarında ücretim 650,00 TL net idi son 3 ay 1.500,00 TL olmuştur” şeklinde beyanda bulunmuştur. Ancak son 3 ayda ne olup da ücretin 2 katından fazla bir artış olduğunu açıklayamamıştır. Ayrıca, davalı Uğur’un savunmasında belirttiği üzere, davalı 1991 doğumlu olup işe girdiği 2006 yılında 15 yaşındadır ve bu tarih itibariyle usta olması mümkün olmayıp yapılan emsal ücret araştırması da dosya kapsamına uymamaktadır. Bu nedenle, davacının ne zaman usta olduğu tespit edilerek, buna göre yeni emsal ücret araştırması yapılmalı ve davacının çalıştığı dönem ücretleri yeniden belirlenmelidir. Ayrıca, mahkemece, davacının açık beyanı karşısında, ücretinin son üç aya kadar 650,00 TL olduğu kabulü ile hesaplama yaptırılması gerekirken,01.01.2010 tarihinden itibaren son 7 ay 1.100,00TL ücret aldığı kabulü ile hesap yapan hatalı bilirkişi raporuna itibarla hüküm kurulmuş olması da hatalı olup karar bozulmalıdır. O halde davalılar vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalılara iadesine, 15.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.