Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 16724 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 18768 - Esas Yıl 2015





Mahkemesi :İş MahkemesiYARGITAY İLAMITaraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:1-Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine, 2-Davacı vekili, davacının (kapatılan) ... İl Özel İdaresi'nde mevsimlik işçi olarak işe başladığını, daha sonra kadrolu işçi olarak çalışmasına devam etmesine rağmen kademe ve derecesinin yanlış belirlenmesi nedeniyle mahrum kaldığı ücret farkı, akdi ve yasal ilave tediye, vardiya zammı farkı ve genel tatil alacağı ile yıllık izin ücreti talep etmiştir. Davalı vekili ise davanın reddini istemiştir. Mahkemece, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporu uyarınca davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Dosyada bulunan .... hizmet cetveli ile işe giriş bildirgelerinden davacının sadece 1999 ve 2000 yıllarındaki çalışmasının (342 ve 330 gün olup) 11 ayı geçtiği, daimi kadroya geçtiği 02.02.2001 tarihine kadar diğer yıllardaki çalışmalarının ise 11 ayı (330 gün) bulmadığı anlaşılmaktadır. Yerleşmiş Yargıtay uygulamalarına göre 11 ayı bulan çalışmalar artık mevsimlik olmaktan çıkmakta olup sadece mevsimlik çalışma dahi olsa 11 ayı aşan çalışmalar için yıllık ücretli izin hakkı doğmaktadır.Hükme dayanak yapılan bilirkişi raporunda ise, davacının mevsimlik işçilikte geçen tüm çalışmaları ile kadroya geçtikten sonra feshe kadar geçen çalışma süresi esas alınarak ( 20 yıl) yıllık izin ücreti hesap edilmiştir.Hal böyle olunca, davacının kadroya geçmeden önceki dönemde sadece çalışmasının 11 ayın üzerine çıktığı yıllar olan 1999 ve 2000 yılı ile kadroya geçtiği dönemden feshe kadar olan tarihler esas alınarak yıllık izin alacağı hesap edilmesi gerekirken tüm çalışma süresi ( mevsimlik ve kadroya geçtikten sonraki çalışma süresi toplamı) üzerinden hesaplanması ve hüküm kurulması hatalıdır. 3- Taraflar arasında yasal ilave tediye alacağına işletilen faiz başlangıç tarihinde uyuşmazlık vardır. 6772 sayılı Kanunun 4'üncü maddesine göre, ilave tediye alacağının ödeme zamanını, Bakanlar Kurulu belirler. Bakanlar Kurulunun kararı ile ilave tediye alacağı muaccel hale gelir. İlave tediye hesabı, Bakanlar Kurulunun belirlediği ödeme tarihlerindeki ücrete göre yapılmalıdır. Ödeme zamanı taraflarca kararlaştırılmadığında, Borçlar Kanununun 101'inci maddesi uyarınca, temerrüt için alacaklının ihtarına gerek vardır. İlave tediye alacağı yasadan kaynaklandığından, talep halinde temerrüt tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmelidir. Toplu İş Sözleşmelerinde bulunan, 6772 sayılı Yasa maddesinin tekrarından ibaret hükümler, alacağın dayanağının ilgili Yasa olduğu gerçeğini değiştirmeyeceğinden, bu durumlarda dahi yasal faize karar verilmelidir. Mahkemece ... 104.maddeine göre 6772 sayılı Yasa’dan kaynaklanan ilave tediye alacağına ...’de belirtilen ödenmesi gereken tarihlerden itibaren yasal faize karar verilmiş ise de, 104.maddede akdi ikramiye düzenlenmiş olup yasal ilave tediye yönünden açıkça ödeme tarihi kararlaştırılmamıştır. Yasal ilave tediye alacağının dava ve ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile hüküm altına alınmaması bozma nedeni olup mahkemece yapılması gereken yasal ilave tediye alacağına dava ve ıslah tarihlerinden itibaren yasal faiz işletilmesi olmalıdır. 4-Mahkemece kabul edilen ilave tediye alacağı ve yıllık izin alacağı dışında kalan diğer alacakların miktarları ve faiz başlangıçları aylık dökümler halinde gösterilmeden infazda karışıklığa yol açacak şekilde ödenmesi gereken tarihlerden itibaren faiz işletilmesine karar verilmesi, ayrıca dava ve ıslah dilekçesinde yasal faiz talep edilmiş olması karşısında işletme kredilerine uygulanan en yüksek faizi aşmamak kaydıyla yasal faize hükmedilmesi gerekirken talep aşılarak işletme kredilerilerine uygulanan en yüksek faize karar verilmesi de hatalıdır. 5- Mahkemenin 6360 sayılı Yasa'nın 1.maddesine göre tüzel kişiliği sona eren ve tasfiye edilen ... İl Özel İdaresi yerine dava konusu uyuşmazlığı devralan ... hakkında hüküm kurması doğru olmuştur. Ancak, 14.02.1985 tarihli ve 3152 sayılı ... Bakanlığı Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun'un 28 ve 28/A maddeleri, 12.11.2012 tarihli ve 6360 sayılı On Dört İlde Büyükşehir Belediyesi ve Yirmi Yedi İlçe Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 3.maddesi ile 4562 sayılı Organize Sanayi Bölgeleri Kanunu'nun 12.maddesine dayanılarak kurulan, 04.04.2014 tarihli ve 28962 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan Yönetmelik ile görev, yetki ve sorumlulukları ile çalışma usul ve esasları düzenlenen Yatırım ve İzleme Koordinasyon Başkanlıkları Büyükşehir Belediyelerinin bulunduğu illerde valiye bağlı olarak çalışan, genel bütçeye dahil Valiliğin bir birimidir. Bu nedenle 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 13/j maddesine göre davalı kurum harçtan muaf olduğu halde harçla sorumlu tutulması da ayrı bir bozma nedenidir. O halde davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır.SONUÇ:Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, davalı harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, 18/10/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.