Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 16626 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 33404 - Esas Yıl 2016
Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi(İş Mahkemesi Sıfatıyla)YARGITAY İLAMITaraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:Davacı vekili, ...Belediyesi alt işverenleri niteliğindeki taşeron firmalarda fiilen çalışmaya başladığını ve iş akdinin 30/03/2014 tarihinde hiçbir gerekçe gösterilmeden ve ihbar süresi dahi verilmeden feshedildiğini iddia ederek kıdem ve ihbar tazminatı, ubgt, yıllık izin, hafta tatili, fazla mesai ücretleri alacağını talep etmiştir. Davalı vekili, davacının, 6360 sayılı Yasa gereği tüzel kişiliği sona eren ...Belediyesi ile personel çalıştırmaya dayalı hizmet alım işini yürüten ...Şti. personeli olduğunu ve belediyelerinde şahsi sicil dosyasının ve özlük evraklarının bulunmadığını, ayrıca belediyenin resmi kurum olması sebebi ile fazla çalışma söz konusu olduğu takdirde fazla çalışanlara ücretlerinin ödendiğini beyanla davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Davacı işçinin hafta tatili ücretine hak kazanıp kazanmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur. 4857 sayılı İş Kanununun 46 ncı maddesinde, işçinin tatil gününden önce aynı Yasanın 63 üncü maddesine göre belirlenmiş olan iş günlerinde çalışmış olması koşuluyla, yedi günlük zaman dilimi içinde yirmidört saat dinlenme hakkının bulunduğu belirtilmiş, işçinin hafta tatili gününde çalışma karşılığı olmaksızın bir günlük ücrete hak kazanacağı da 46 ncı maddenin ikinci fıkrasında hüküm altına alınmıştır.Hafta tatili izni kesintisiz en az yirmidört saattir. Bunun altında bir süre haftalık izin verilmesi durumunda, usulüne uygun şekilde hafta tatili izni kullandığından söz edilemez. Hafta tatili bölünerek kullandırılamaz. Buna göre hafta tatilinin yirmidört saatten az olarak kullandırılması halinde hafta tatili hiç kullandırılmamış sayılır. 2429 sayılı Ulusal Bayram ve Genel Tatiller Hakkında Kanunun 3 üncü maddesine göre, hafta tatili Pazar günüdür. Bu genel kural mutlak nitelikte olmayıp, hafta tatili izninin Pazar günü dışında da kullandırılması mümkündür. Hafta tatili gününde çalıştığını iddia eden işçi, norm kuramı uyarınca bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda yer alan hafta tatili ücreti ödemesinin yapıldığı varsayılır. Bordroda ilgili bölümünün boş olması ya da bordronun imza taşımaması halinde, işçi hafta tatilinde çalışma yaptığını her türlü delille ispat edebilir.Hafta tatillerinde çalışıldığının ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları, yazılı delil niteliğindedir. Ancak, sözü edilen çalışmanın bu tür yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. Hafta tatili çalışmalarının yazılı delil ya da tanıkla ispatı imkân dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez. Somut olayda, davacı, dava dilekçesinde hafta sonu tatillerinin ilk günü dahil olmak üzere çalıştığını iddia etmiş, davalı ise belediyenin resmi bir kurum olması nedeniyle davacının olağandışı çalışmalarının tamamının ücretinin bordrolara yansıtılarak ödendiğini savunmuştur. Mahkemece davacı tanıklarının beyanlarına göre 13.02.2012 tarihinden itibaren davacının 2 haftada bir hafta tatilinde çalıştığının tespiti ile hafta tatili ücretine dair talebinin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Ancak davacının dava dilekçesindeki beyanından haftanın 6 günü çalıştığı anlaşılmakla, davacının bu beyanı kendisini bağlamaktadır. Bu durumda davacı işçi 4857 sayılı İş Kanununun 46 ncı maddesine göre yedi günlük zaman dilimi içinde yirmidört saat dinlenme hakkını kullanarak çalışmaktadır ve 24 saat dinlenme süresinin altında hafta tatili yaptığını da iddia etmediği görülmekle davacının hafta tatili ücreti talebinin reddi gerekirken kabulü hatalı olup bozma nedeni yapılmıştır.SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda açıklanan nedenle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 17/10/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.