Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1661 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 8066 - Esas Yıl 2009





Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay'ca incelenmesi davacı K...M...Ç...tarafından istenilmekle, temyiz isteminin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, dosyadaki belgeler okundu, tetkik hakiminin açıklamaları dinlendi. Gereği görüşüldü: Dava mirasçılık belgesi verilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş ise de, yapılan araştırma ve soruşturma hüküm vermeye yeterli olmadığı gibi varılan sonuç da yasal düzenlemelere uygun düşmemiştir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 29.maddesinde bir hakkın kullanılması için bir kimsenin sağ veya ölü olduğunu veya belirli bir zamanda yada başka bir kimsenin ölümünde sağ bulunduğunu öne süren kimsenin iddiasını ispat etmek zorunda olduğu, 30.maddesi hükmünde de doğum ve ölümün nüfus sicilindeki kayıtlarla ispat olunacağı, nüfus sicilinde bir kayıt yoksa veya bulunan kaydın doğru olmadığı anlaşılırsa gerçek durumun her türlü delille ispat edilebileceği açıklanmıştır. Bunun yanında bir davada sağlıklı bir sonuca varılabilmesi için taraflarca gösterilecek ve davanın sonucuna etkili olabilecek delillerin eksiksiz biçimde toplanması da zorunludur. Somut olaya gelince; dosyada mevcut nüfus kayıtlarından davacı K...M...Ç...'in babasının M.S……, baba kolundan dedesinin M…… A... Ç..., dedesinin kaydında ana adının F…… olduğu görülmektedir. Davacı görülen davada dedesinin annesi olarak görülen F...'nın mirasçılık belgesinin verilmesini istemiştir. Davacının, babasının ve dedesinin nüfusta kayıtlı olduğu ve dedesinin ana adının da F... olduğu gözetildiğinde davacı ile miras bırakan arasında irs ilişkisinin nüfus kayıtlarıyla kurulduğu kuşkusuzdur. Mirasçılar ve miras paylarının miras bırakanın ölüm tarihinde yürüklükte olan kanun hükümlerine göre belirlenmesi gerekir. Miras bırakan F... nüfusta kayıtlı olmadığı için hangi ./.. tarihte öldüğünün her türlü delille kanıtlanabileceği kuşkusuzdur. Ne var ki, davacı davasını ispatlayabilmek için iki tanık göstermesine ve tanıklardan biri dinlenmesine rağmen dinlenen tanıktan F...'nın ölüm tarihi sorulmamış, diğer tanık ise dinlenmemiştir. Yasal düzenlemeler gözardı edilerek eksik araştırma ve soruşturma ile hüküm verilemez. O halde mahkemece davacı tarafından gösterilen tanıklardan miras bırakan F...'nın hangi tarihte öldüğü sorulup saptanmalı, davacı ile miras bırakan arasında irs ilişkisinin nüfus kayıtlarıyla kanıtlandığı, diğer mirasçılarının da nüfus kayıtlarıyla belli olduğu gözetilerek miras bırakanın 743 sayılı Türk Kanunu Medenisinin yürürlüğünden önce öldüğünün belirlenmesi halinde feraiz ve intikal kanunu hükümlerine göre, Türk Kanunu Medenisinden sonra öldüğünün belirlenmesi halinde de bu kanuna göre mirasçıları ve miras payları belirlenmeli, daha sonra toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece, irs bağının kanıtlandığı gözardı edilerek eksik araştırma ve soruşturma ile davanın reddine karar verilmesi isabetsiz, davacının temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmü BOZULMASINA, peşin ödenen 82,80 TL temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 25.03.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.