Mahkemesi : İzmir 6. Asliye Hukuk MahkemesiTarihi : 26/12/2011Numarası : 2010/409-2011/663Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay'ca incelenmesi davalı M.. K.. tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı.Dosya incelendi, dosyadaki belgeler okundu. Gereği görüşüldü:Dava taşınmaz üzerinde bulunan muhdesatın bağımsız bölümlerinin aidiyetinin tespiti istemine ilişkindir.Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş ise de varılan sonuç yasal düzenlemelere uygun düşmemiştir.Aidiyet tespiti davaları kendine özgü davalardan olup dava sonucunda istihsal edilecek ilamın icra ve infaz kabiliyeti bulunmamaktadır. Bunun doğal sonucu olarak bu davaların uygulama alanı sınırlıdır. Taşınmaz üzerinde bulunan muhdesat yönünden derdest ortaklığın giderilmesi davası ya da kamulaştırma işlemi bulunmadığı takdirde bu dava görülemez. Kural olarak, öğretide ve yerleşik Yargıtay uygulamasında bu tür davalar yönünden eda davası açılmasının mümkün olduğu hallerde, tespit davası açılmasında hukuki bir yararın bulunmadığı kabul edilmiştir. Bu hukuksal olguların ışığı altında duraksamasız belirtmek gerekirse hukuki yarar dava koşuludur ve davanın her aşamasında mevcut olması gerekir. Somut olaya gelince; toplanan delillerden dava konusu muhdesatın üzerinde yer aldığı 38202 ada 8 parsel sayılı taşınmazlar hakkında taraflar arasında İzmir 3. Sulh Hukuk Mahkemesinde görülen ortaklığın giderilmesi davasının sonuçlandığı, taşınmazdaki ortaklığın satış sureti ile giderilmesine karar verildiği ve hükmün temyiz edilmeksizin 31.08.2010 tarihinde kesinleştiği ve satış aşamasına geçildiği anlaşılmaktadır. Şu halde başlangıçta var olan hukuki yararın yargılama aşamasında ortadan kalktığının kabulü gerekir. Bu durumda davacı tarafın taşınmazdaki muhdesat nedeniyle eda nitelikli sebepsiz zenginleşme davası açabileceği kuşkusuzdur. Hal böyle olunca; mahkemece hukuki yarar bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken, işin esası incelenerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz, az yukarıda adı geçen davalının temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre de sair yönlerin incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde davalıya iadesine, 18.07.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.