Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 15789 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 21183 - Esas Yıl 2014





İş MahkemesiDava Türü : Alacak Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay'ca incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü: 1-Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının tüm, davacının aşağıdaki bentleri kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine, 2-Davacı, 20.04.2002 – 02.08.2013 arası davalı işyerinde çalıştığını, 2011 yılına kadar hem atölye şefliği hem de kalite kontrolörlüğü yaptığını, daha sonra kavis boya hattında görevlendirildiğini, iş sözleşmesinin haklı neden olmadan feshedildiğini ileri sürerek, kıdem, ihbar tazminatları ile fazla çalışma, ücret alacaklarının davalıdan tahsilini istemiştir. Davalı, davacının çalışmış olduğu boya kavis hattında meydana gelen sorunların çözülememesi nedeni ile iş akdini kendisinin sonlandırdığını savunarak, davanın reddini istemiş ve istifa ederek ayrıldığı için karşı dava olarak ihbar tazminatı talep ettiklerini belirtmiştir. Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davalının iş sözleşmesini fesihte haksız olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının ücretinin ne kadar olduğu ve fazla çalışma ücreti alacağı bulunup bulunmadığı noktalarında toplanmaktadır. Çalışma yaşamında daha az vergi ya da sigorta primi ödenmesi amacıyla zaman zaman, iş sözleşmesi veya ücret bordrolarında gösterilen ücretlerin gerçeği yansıtmadığı görülmektedir. Bu durumda gerçek ücretin tespiti önem kazanır. İşçinin kıdemi, meslek unvanı, fiilen yaptığı iş, işyerinin özellikleri ve emsal işçilere ödenen ücretler gibi hususlar dikkate alındığında imzalı bordrolarda yer alan ücretin gerçeği yansıtmadığı şüphesi ortaya çıktığında, bu konuda tanık beyanları gözetilmeli ve işçinin meslekte geçirdiği süre, işyerinde çalıştığı tarihler, meslek unvanı ve fiilen yaptığı iş bildirilerek sendikalarla, ilgili işçi ve işveren kuruluşlarından emsal ücretin ne olabileceği araştırılmalı ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek bir sonuca gidilmelidir. Somut olayda, davacı 2011 yılına kadar atölye şefi olarak çalıştığını, daha sonra görevinin değiştirilerek boya kavis hattında görevlendirildiğini, ücretinin 2.500,00 TL olduğunu belirtmiş, davacı tanıkları da bu hususları teyit etmişlerdir. Mahkemece davacının alabileceği ücretin ne kadar olabileceği araştırılırken müzekkere açık bir şekilde yazılmamıştır. Mahkemece ilgili işçi ve işveren kuruluşlarına yeniden müzekkere yazılarak, davacının hizmet süresi, önce atölye şefi ve kalite kontrol elemanı, daha sonra boya kavis hattı sorumlusu olarak çalıştığı, 2011 yılında atölye şefi ve kalite kontrol elemanı olan bir işçinin alabileceği ücret ile 2013 yılında hat sorumlusu olan bir işçinin alabileceği ücretin ayrı ayrı bildirilmesi talep edilerek elde edilecek sonuç tüm dosya içeriği ile bir değerlendirmeye tabi tutularak karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir. 2. Davacı dava dilekçesinde fazla çalışma ücreti alacağı talebinde bulunduğu halde mahkemece bu alacak hakkında olumlu veya olumsuz bir hüküm kurulmaması da ayrı bir bozma nedenidir. SONUÇ:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, aşağıda yazılı temyiz harcının davalıya yükletilmesine , 17.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.