Mahkemesi : İş MahkemesiDava Türü : Tespit Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili ile davalı ... vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü: 1-Davacı Üniversite, ... ... ... İl Müdürlüğünün 28/11/2013 tarih, ... sayılı "noksanlık" konulu yazısında özetle; iş müfettişi tarafından 07/10/2013 tarihinde işin yürütümü yönünden yapılan teftişte noksanlıklar tespit edildiğini, söz konusu noksanlıklardan dolayı 4857 sayılı İK nun ilgili maddesi gereğince idari para cezası uygulandığını, İK nun 92. Maddesinin 3. Fıkrasına göre tespit edilen işçilik alacaklarına ilişkin 30 gün içerisinde yetkili iş mahkemesine itiraz hakkı bulunduğunun ifade edildiğini belirterek, ..., ... Başkanlığı'nın 23/10/2013 tarih, ... nolu inceleme raporunun tespit edilen işçilik alacaklarına ilişkin kısımlarına karşı, "işverence yerine getirilmesi ve uyulması gereken hususlar" bölümü ile rapora ekli 2013 Nisan ayı sigortalı hizmet listelerinde geçen, adına prim tahakkuk ettirilen toplam 207 işçiye 01/04/2013-04/04/2013 tarihleri arasında 4 günlük ücretlerinin, ... tarafından 4857 sayılı İK’nun 32. Maddesine göre bordro edilerek yasal kesintileri yapılarak ödenmesi gerektiğine dair kısımların iptaline karar verilmesini istemiştir. Davalı ..., davanın reddini talep etmiştir. Davalı ..., öncelikle davanın süresinde olup olmadığına bakılması gerektiğini, söz konusu 23/10/2013 tarih ve ... sayılı inceleme raporunun ... ... Başkanlığı müfettişlerince hazırlanan bir rapor olup, söz konusu davada kendilerine husumet düşmeyeceğini, husumetin yalnızca ...'na yöneltilmesi gerektiğini savunarak davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, 01/04/2013-04/04/2013 tarihleri arasında çalıştığı bildirilen 207 işçiye davacı Rektörlük tarafından bu sürede çalışmaları talimatının verildiğine ilişkin bilgi belge bulunmadığı, bu işçilerin belirtilen sürede Rektörlük talimatıyla çalıştırıldıklarına yönelik saptamanın somut verilerle ispatlanamadığı, özerk ancak kamu kurumu niteliği taşıyan ...ne 4857 sayılı yasanın 2. Maddesinin 8. Fıkrası ve 01/09/2009 yürürlük tarihli "Kamu Kurum ve Kuruluşlarına İşçi Alınmasında Uygulanacak Usul ve Esaslar hakkında Yönetmelik" hükümleri göz önünde bulundurulduğunda 01/04/2013-04/04/2013 tarihleri arasında herhangi bir hizmet alım sözleşmesi olmaksızın çalıştığı iddia olunan işçiler yönünden soyut tespitlere dayanılarak sorumluluk yüklenemeyeceği gerekçesiyle, davanın kabulüne; ... ... Başkanlığının 23/10/2013 tarih ... nolu inceleme raporunun tespit edilen işçilik alacaklarına ilişkin kısımları yönünden "işverence yerine getirilmesi ve uyulması gereken hususlar" bölümü ile rapora ekli 2013 Nisan ayı sigortalı hizmet listelerinde geçen, adına prim tahakkuk ettirilen toplam 207 işçiye 01/04/2013-04/04/2013 tarihleri arasında 4 günlük ücretlerinin, ... tarafından 4857 sayılı İKnun 32. Maddesine göre bordro edilerek yasal kesintileri yapılarak ödenmesi gerektiğine dair kısımların iptaline karar verilmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, önceki alt işveren aracılığıyla davacı Rektörlük bünyesinde çalışan işçilerin iki ihale dönemi arasında geçen 4 günlük sürede fiilen çalışmaya devam etmeleri nedeniyle davacı Rektörlüğün sözü edilen 4 günlük sürede “doğrudan işveren” durumuna geçip geçmediği noktasında toplanmaktadır. Dosyanın incelenmesinden; davacı ...’nün, 2013 yılında rektörlük ve bağlı birimlerin temizlik işlerini ihale yolu ile ...’ne verdiği, bu şirketin ... Ağır Ceza Mahkemesinde yargılandığı ve ihalenin feshine karar verilmesi gerektiğinin belirtildiği, bunun üzerine davacı tarafından 01.04.2013 tarihinde ihalenin feshedildiği ve en avantajlı ikinci teklif sahibi olan ... ile 04.04.2013 tarihinde, 05/04/2013 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere sözleşme imzalandığı, işçi şikayeti(ALO 170) üzerine ... ... Başkanlığı'nın 23/10/2013 tarihli rapor ile iki ihale arasında -01.04.2013-04.04.2013 tarihleri arası için- bir hizmet alımından bahsedilemeyeceği, bu dönemde –her ne kadar rektörlük yetkilileri böyle bir talimat vermediklerini ifade etmişler ise de- önceki alt işverene bağlı işçilerin aynı şekilde çalışmalarını sürdürmeleri nedeniyle ihale makamı olan davacı kurumun bu dönem için asıl işveren değil doğrudan işveren olarak işçilerin 4 günlük ücretlerinden sorumlu olduğu kanaatiyle davacı kurum hakkında İK 32. Maddesine muhalefetten (01.04.2013-04.04.2013 tarihleri arası için işçilerin 4 günlük ücretlerini kasten ödememekten) İK’nun 102/a maddesi uyarınca 207 işçi için toplam 27.738,00 TL idari para cezası uygulanmasına karar verildiği, rapora ekli "işverence yerine getirilmesi ve uyulması gereken hususlar" bölümü ile de “toplam 207 işçiye 01/04/2013-04/04/2013 tarihleri arasında 4 günlük ücretlerinin, ... tarafından 4857 sayılı İK’nun 32. Maddesine göre bordro edilerek yasal kesintileri yapılarak ödenmesi gerektiğine”, 30 gün içerisinde yetkili iş mahkemesine itiraz hakkının bulunduğuna karar verildiği, davacı Rektörlük tarafından idari para cezasına karşı .. Sulh Ceza Mahkemesine başvurularak idari para cezasının Kabahatler Kanunu uyarınca iptalinin sağlandığı, Sulh Ceza Mahkemesinin iptal kararına ... Kurumu vekilinin itirazı üzerine ... Asliye Ceza Mahkemesince itirazın reddine karar verildiği, böylece, idari para cezasının iptaline ilişkin kararın kesinleşmiş olduğu, ... Sulh Ceza Mahkemesinin iptal kararının “4857 SK’un 2. Maddesinin 8. fıkrası hükmü gereğince 01.04.2013-04.04.2013 tarihleri arasında Rektörlükte çalışan işçilerin hizmet alım sözleşmesi olmadan kendiliğinden Üniversitede çalışmalarının Üniversiteye bir yükümlülük getirmeyeceği” gerekçesine dayandığı, eldeki davada ise Mahkemece hem bu gerekçe esas alınarak hem de işçilerin belirtilen sürede Rektörlük talimatıyla çalıştırıldıklarına yönelik saptamanın somut verilerle ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır. Somut olayda, iki ihale arasında geçen 4 günlük sürede (01/04/2013-04/04/2013 tarihleri arasında, bu tarihler dahil) 207 işçinin davacı işyerinde çalıştığı konusu taraflar arasında ihtilaflı değildir. İhtilaf, bu sürelerde sözü edilen işçilerin davacının bilgisi dahilinde ve davacının isteği ile mi yoksa kendiliklerinden mi çalıştıkları yani davacı Rektörlüğün asıl işveren veya doğrudan işveren sıfatı ile işçilerin 4 günlük süredeki çalışmaları karşılığı bir ücret ödemesi gerekip gerekmediği noktasındadır. Her ne kadar, ... İdari ve Mali İşler Dairesi Başkanı ve ihale yetkilisi ..., ... Başkanlığına verdiği 07.10.2013 tarihli ifadesinde, “…sözleşme imzalanma süreci aşamasında 01.04.2013-04.04.2013 tarihleri arasında işçilerin ücret, ... ve diğer hakları yönünden kayba uğrayan dört günüyle ilgili işçilerin işlerine devam etmesi yönünde Üniversitemizin herhangi bir talebi veya talimatı bulunmamaktadır.” demiş ve mahkemece de yukarıda sözü edilen 207 işçinin iki ihale arasında geçen 4 günlük sürede davacı Rektörlük talimatıyla çalıştırıldıklarına yönelik saptamanın somut verilerle ispatlanamadığı kabul edilmiş ise de, davacı Rektörlüğün,... Ağır Ceza Mahkemesinin kararı üzerine önceki şirket ile yapılan ihaleyi feshetmesine ve henüz yeni bir hizmet alımı da yapmamasına rağmen önceki alt işverene bağlı olarak çalışan 207 adet işçinin Rektörlük ve bağlı birimlerinin temizlik işlerini aynı şekilde yapmaya devam ettiklerini bilmemesi, işçilerin çalıştıklarından haberdar olmaması ve Rektörlüğün iradesi dışında işçilerin kendiliklerinden çalışmaya devam ettiklerinin kabulü hayatın olağan akışına ve hakkaniyete aykırıdır. Dosya içeriğine göre, 01.04.2013-04.04.2013 tarihleri arasında, işyerinde alt işveren bulunmamasına karşın 207 işçi çalışmaya devam etmiş ve davacı da bu hizmeti almıştır. Bu durumda davacı ... artık 01.04.2013-04.04.2013 tarihleri arasında(bu tarihler dahil), doğrudan işveren konumuna geçmiştir. Davacı ..., doğrudan işveren olarak 207 adet işçinin 4 günlük ücretlerinden sorumlu olup, ... ... Başkanlığının 23/10/2013 tarihli raporu, davaya konu edilen kısım yönünden yerindedir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile davanın kabulüne karar verilmiş olması hatalı olup bozma nedenidir. O halde davalılar vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, 17.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.