Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 15535 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 29033 - Esas Yıl 2016





Mahkemesi :İş MahkemesiYARGITAY İLAMITaraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirketler bünyesinde 22.02.2014 tarihinden 10.08.2015 tarihine kadar elektrik kesme-açma personeli olarak çalıştığını, iş akdinin haksız ve bildirimsiz olarak feshedilmiş olduğunu iddia ederek kıdem ve ihbar tazminatı ile fazla çalışma, ulusal bayram genel tatil, hafta tatili ve eksik ödenen ücret alacağının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Davalılar davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davacının dava konusu yaptığı çalışmalarının geçtiği 1245370.07 sicil numaralı işyerinin adresinin .... ... ... yine davalıların ikametgahının ... olduğu anlaşılmış olduğundan kesin yetki kuralı gereği mahkemenin yetkili olmadığı, ... İş Mahkemelerinin yetkili olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. Taraflar arasında yetkili mahkemenin hangi iş mahkemesi olduğu konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanununun 5. maddesi uyarınca, iş mahkemelerinde açılacak her dava, açıldığı tarihte dava olunanın Türk Medeni Kanunu gereğince ikametgâhı sayılan yer mahkemesinde bakılabileceği gibi, işçinin işini yaptığı işyeri için yetkili mahkemede de bakılabilir. Bunlara aykırı sözleşme geçerli değildir.İş mahkemesinin görevi kapsamında bulunan bir dava, dava tarihinde davalının ikametgâhının bulunduğu veya işçinin işini yaptığı yerdeki iş mahkemesi veya iş davalarına bakmakla görevli asliye hukuk mahkemesinde açılmalıdır.Türk Medeni Kanununun 19. maddesi uyarınca, gerçek kişi yönünden yerleşim yeri, sürekli kalma niyetiyle oturulan yerdir. Gerçek kişi işverenin başka bir yerde yerleşmek niyetiyle oturduğu kanıtlanmadığı takdirde, kural olarak nüfusta kayıtlı olduğu yerin ikametgâh olarak kabulü gerekir. Aynı Yasanın 49. maddesi gereğince, tüzel kişinin yerleşim yeri, kuruluş belgesinde başka bir hüküm bulunmadıkça, işlerinin yönetildiği yerdir.Yetkili mahkemenin belirlenmesinde önemli olan işin yapıldığı işyeri tanımına, 5521 sayılı Yasada yer verilmemiştir. İşyeri, 4857 sayılı İş Kanununun 2. maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre, işveren tarafından mal veya hizmet üretmek amacıyla maddi olan ve olmayan unsurlar ile işçinin birlikte örgütlendiği birime işyeri denir. İşverenin işyerinde ürettiği mal veya hizmet ile nitelik yönünden bağlılığı bulunan ve aynı yönetim altında örgütlenen yerler (işyerine bağlı yerler) ile dinlenme, çocuk emzirme, yemek, uyku, yıkanma, muayene ve bakım, beden ve mesleki eğitim ve avlu gibi diğer eklentiler ve araçlar da işyerinden sayılır. İşyeri, işyerine bağlı yerler, eklentiler ve araçlar ile oluşturulan iş organizasyonu kapsamında bir bütündür. Bir yer, ancak işin niteliği ve yürütümü bakımından işyerine bağlı bulunmaktaysa, o işyerinden sayılacaktır.İş veya toplu iş sözleşmesinin tarafları, davalının yerleşim yeri ve işin yapıldığı yer dışındaki bir mahkemenin yetkili olduğuna dair düzenleme yapmaları, 5521 sayılı Kanunun 5. maddesinin emredici nitelikteki son cümlesi gereğince geçersizdir. İş mahkemesinin yetkisi kamu düzeni ile ilgili olduğundan, davalı tarafça süresinde yetki itirazı yapılmamış olsa bile, mahkeme tarafından bu husus kendiliğinden göz önünde bulundurmalıdır. Bir başka anlatımla hâkim, davanın her aşamasında yetki itirazını dikkate alabileceği gibi, kendisi de resen yetkisizlik kararı verebilir.Somut uyuşmazlıkta; davacı davalı ... isimli şirket bünyesinde çalışmaya başladığından beri ... ilçesi şehir merkezi ve muhtelif beldelerinde açma kesme işlemi yaptığını iddia etmiştir. Davacının en son çalışmasının geçmiş olduğu davalı ... Enerji AŞ. den verilen işe giriş ve işten çıkış bildirgelerinde iş yeri kurum adresi ... / ... olarak gözükmektedir. Dosya içerisinde yer alan ve davacının işten çıkışına sebebiyet veren olaylar silsilesinde davalı işverence tutulan tutanaklardan 03.07.2014, 08.07.2014, 19.07.2014 tarihli ve 06.07.2015 tarihinde savunmasının verilmesinin istendiği tutanaklarda “ kesme açma işi kapsamında ...bölgesinde kesme açma personeli olarak çalışmaktasınız “ şeklindeki ifade ve ayrıca 20.01.2015 tarihli ihtar cezasının verildiği ihtarnamede görev yerinin ... olarak belirtilmesi hususları birlikte değerlendirildiğinde davacının en son fiili olarak çalıştığı iş yerinin ...olduğu anlaşılmıştır.5521 sayılı yasanın 5 inci maddesi davacıya seçimlik bir hak vermiştir. Buna göre davacı davasını ister işini yaptığı işyeri için yetkili mahkemede açabilecek isterse dava olunanın (birden fazla dava olunan varsa bunlardan her hangi birisinin) Türk Medeni Kanunu gereğince ikametgâhı sayılan yer mahkemesinde açabilecektir. Bu kapsamda, davacı seçimlik hakkını kullanarak en son çalıştığı yer olan ...İş Mahkemesi'nde davasını açmıştır. ...İş Mahkemesi davaya bakmaya yetkili olduğundan mahkemece ... İş Mahkemesinin yetkili olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmesi hatalı olup kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 04.10.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.