Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 14911 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 7483 - Esas Yıl 2014





Mahkemesi : Adana 5. İş MahkemesiTarihi : 26/02/2014Numarası : 2012/318-2014/142 Taraflar arasındaki dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi süresi içinde davalılar vekili tarafından istenilmekle, duruşma için tebliğ edilen 01.07.2014 günü belirlenen saatte temyiz eden davalılar N... Lojistik ve Servis Hizm.San.Tic.A.Ş. ile A.. S.. P.. San.A.Ş. vekili Av.Ö.. K.. ve karşı taraftan davacı R.. D.. vekili Av.T.. Ö..geldiler. Gelenlerin huzuru ile duruşmaya başlandı. Duruşmada hazır bulunan tarafların sözlü açıklamaları dinlendi. Duruşmanın bittiği bildirildi. Dosyadaki belgeler incelendi. Gereği görüşüldü: 1-Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalıların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının yerinde olmaması nedeni ile reddine, 2-Davacı vekili, davacının davalı A.. S.. A.Ş.'nin asıl işvenrenliğinde diğer davalının işçisi olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin emeklilik nedeni ile sona erdiğini, kıdem tazminatının eksik ödendiğini, fazla mesai yaptığını, hafta tatilleri ile milli bayram ve genel tatil günlerinde çalıştığını, ikramiye alacağı olduğunu, hak ettiği alacaklarının ödenmediğini iddia ederek kıdem tazminatı ile bazı iş??ilik alacaklarının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar vekili, davacının münhasıran davalı A.. S..A.Ş'nin işini yapmadığını, bu nedenle bu davalının asıl işveren sayılamayacağını; davalı N..A.Ş. açısından ise, davacının emeklilik nedeni ile işten ayrıldığını, kendisine kıdem tazminatının ödendiğini, hafta tatillerini kullandığını, diğer tatil günlerinde çalışmadığını, mesai şeklinin ve çalıştığı günlerin sefer kayıtlarından belli olduğunu savunmuş ve davanın reddini istemiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucu toplanan delilere göre davacının iş sözleşmesinin emeklilik nedeni ile sona erdiği, bakiye kıdem tazminatı ile bilirkişi raporunda hesap edilen diğer alacaklarının bulunduğu, davalılar arasında asıl-alt işveren ilişkisi bulunduğu gerekçeleri ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Mahkeme, davalı A.. S.. A.Ş.'nin asıl işveren olduğunu kabul etmiş ise de, bu hususta yapılan araştırma hüküm vermeye yeterli değildir. Zira dosya içinde bulunan davacının imzası bulunan irsaliyeli faturalara göre davacının davalı A.. S.. A.Ş.'nin işi dışında A..T.. isimli şirketin de işini yaptığı görülmektedir. Mahkemece ilk bilirkişiye davalılara ait kayıtları incelemesi için yetki verilmiş ise de, bilirkişi istenen belgelerin sunulmadığını belirterek bu hususta rapor hazırlamamıştır. Bu itibarla öncelikle dava dışı A... T.. ve irsaliyelerde ve pozisyon yük listelerinde isimleri yazılı davalı A...S.. A.Ş. dışındaki şirketlere yazı yazılarak davalı N.. A.Ş. ile aralarında taşıma işine ilişkin sözleşme olup olmadığı sorulmalı, varsa sözleşmelerin gönderilmesi istenmeli, daha sonra gerekirse davalılara bu hususta kesin süre verilerek davacının yaptığı seferleri gösteren pozisyon-yük listeleri ile sefer irsaliyeleri karşılaştırılarak davacının münhasıran davalı A.. S.. A.Ş.'nin işini yapıp yapmadığı, dolayısıyla bu davalının asıl işveren olup olmadığı kesin bir biçimde belirlenmelidir. 3-Davacıya iş sözleşmesinin emeklilik nedeni ile sona ermesi kıdem tazminatı ödendiğini savunmuştur. Dosya içinde bulunan kıdem tazminatı bordrosu ve banka dekontuna göre davacıya kıdem tazminatı ödendiği görülmektedir. Esasen bu husus mahkemenin ve tarafların da kabulündedir. Bilirkişi de hesap edilen kıdem tazminatından mahsup yapmış ise de, ödenen kıdem tazminatı 6896,87 TL olduğu halde 686,87 TL'sının mahsubu hatalı olmuştur. Mahkemece yapılacak iş, 2 numaralı bozma nedeni ile ilgili eksikliklerin tamamlanmasından sonra 3 numaralı bozma nedenini de kapsayacak şekilde ek hesap raporu almak ve dosyadaki tüm deliller ile birlikte değerlendirerek davalılar yararına oluşan kazanılmış hakları ihlal etmeden çıkacak sonuca göre karar vermektir. O halde davalılar vekilinin bu yönlere ilişkin temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının istek halinde davalılara iadesine, Yargıtay duruşmasında kendisini vekille temsil ettiren davalılar yararına takdir olunan 1100,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine, 01/07/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.