Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 14573 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 20246 - Esas Yıl 2014





Mahkemesi : Çorum 1. İş MahkemesiTarihi : 19/09/2014Numarası : 2013/214-2014/288 Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay'ca incelenmesi davalı Sağlık Bakanlığı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü: 1-Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine, 2-Davacı iş akdinin haksız ve bildirimsiz olarak sona erdirildiğini öne sürerek kıdem ve ihbar tazminatları ile fazla mesai, ulusal bayram ve genel tatil, hafta tatili ve yıllık izin ücreti alacaklarının tahsilini talep etmiştir. Davalı, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, davanın, kabulüne karar verilmiştir. Taraflar arasında feshin kim tarafından yapıldığı ve haklı nedene dayanıp dayanmadığı konularında uyuşmazlık bulunmaktadır. Davacı, sağlık raporu aldığını, raporunun bitim tarihi olan 26.01.2011 tarihinde işe gittiğini ancak işe alınmadığını iddia etmiştir. Davalı ise 26.01.2011 tarihinde istifa dilekçesi vererek davacının kendi isteğiyle ayrıldığını savunmuştur. Mahkemece, davacı tarafından istifa dilekçesi sunulmasına rağmen davalı tarafından 26.01.2011- 27.01.2011 -28.01.2011 tarihlerinde sağlık raporunun süresi bittiği halde izinsiz ve mazeretsiz olarak işe gelmediğine ilişkin tutanak tutulmuş olmasının çelişkili olduğu gerekçesiyle iş akdinin işveren tarafından haksız olarak sonlandırıldığı kabul edilmiştir. Dosya içerisinde bulunan 26.01.2011 tarihli istifa dilekçesine el yazısıyla '' firmanız bünyesinde devlet hastanesi işyerinde mutfak personeli olarak çalışmaktayken rahatsızlığım nedeniyle işten ayrılmak istiyorum, firmanızdan fazla mesai, ücret, yıllık izin vb. alacağım bulunmamaktadır. Gereğini arz ederim.'' yazılmış olup, dilekçede davacının imzası bulunmaktadır. Davacı, istifa dilekçesini kendisinin yazdığını ve dilekçenin altındaki imzanın da kendisine ait olduğunu doğrulamış olup dilekçenin içeriğini şirket yetkililerinin söylediğini kendisinin de yazdığını, dilekçeyi kendi iradesi ile yazmadığını beyan etmiş ise de dilekçeyi baskı altında yazıp imzaladığını ispatlayamamıştır. Davacı tanıklarından biri davacının hastalığından dolayı rapor almış olduğunu sonra rahatsızlığı nedeniyle işten ayrıldığını duyduğunu, diğer davacı tanığı ise davacının sağlık durumu elvermediği için kendisinin işten ayrıldığını davacıdan duyduğunu beyan etmiştir. Deliller birlikte değerlendirildiğinde, davacının sağlık nedeniyle istifa yolu ile iş akdini kendisinin feshetmiş olduğu haklı nedenle olsa dahi aleti fesheden tarafın ihbar tazminatına hak kazanamayacağı anlaşılmaktadır. Bu nedenle, mahkemece, ihbar tazminatı talebinin reddi yerine kabulü hatalı olmuştur. Dosya, kıdem tazminatı bakımından değerlendirildiğinde, davacının rahatsızlığı rapora göre '' servikal diskopati'' olup, söz konusu rapor beyin ve sinir cerrahisinden alınmıştır. 4857 sayılı İş Kanunu, 24/1-a fıkrasında "iş sözleşmesinin konusu olan işin yapılması, işin niteliğinden doğan bir sebeple işçinin sağlığı ve ya yaşayışı için tehlikeli olursa" düzenlemesi ile işçiye derhal fesih hakkı tanımaktadır. Davacı, sağlık sebebi ile iş sözleşmesini feshettiğine göre, Mahkemece, davacının tedavi gördüğü hastanelerden raporları temin edilerek; İş Kanunu, 24/1-a 'daki işyerinin özellikleri, çalışma koşulları, yapılan işin özellikleri bir bütün halinde değerlendirilip bu koşulların işçi yönünden oluşup oluşmadığı, işçinin yaptığı işin sağlığını doğrudan etkileyip etkilemediği ve fesih tarihi itibariyle davacının çalışmasına engel olabilecek bir rahatsızlığının bulunup bulunmadığı buna göre iş sözleşmesini sona erdirmesinde zorunluluk bulunup bulunmadığı yönünden sağlık kurulu raporu alınarak sonucuna göre kıdem tazminatı hakkında bir karar verilmelidir. Mahkemece, bu husus gözetilmeden eksik araştırma ile kıdem tazminatı talebinin kabulüne karar verilmesi bozma nedenidir. 3-Dava dilekçesinde hafta tatili ücreti alacağı da talep edilmiş olmasına rağmen mahkemece bu talep hakkında olumlu-olumsuz bir hüküm kurulmadan karar verilmiş olması da ayrı bir bozma nedenidir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, 10.09.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.