Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 14457 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 23218 - Esas Yıl 2013





Mahkemesi : Denizli 2. Asliye Hukuk MahkemesiTarihi : 14/06/2012Numarası : 2010/226-2012/250 Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay'ca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, dosyadaki belgeler okundu. Gereği görüşüldü: Dava taşınmaz üzerindeki muhdesatın aidiyetinin tespiti istemine ilişkindir. 1-İddia ve savunmaya, duruşma tutanaklarına yansıyan bilgi ve belgelere, bu yolla saptanan dava niteliğine ve özellikle iddia ve savunmanın kıymetlendirilmesi yönünden bilgilerine başvurulan ve hükme dayanak yapılan uzman bilirkişi raporunun niteliği, içeriği ve dosya kapsamında toplanıp değerlendirilen delillere, delillerin takdir, tahlil ve tartışımına ilişkin hükümde gösterilen gerekçelere göre, mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmayıp davacı tarafın sair temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Davacı tarafın harç, yargılama gideri ve avukatlık ücretine yönelik temyiz itirazlarına gelince; 6100 sayılı HMK'nun 326/1.maddesi uyarınca Kanunda yazılı haller dışında yargılama giderlerinin aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verilir. Kanunda yazılı hallerden birisi hiç şüphesiz Yasanın 312/2.maddesidir. Bu madde hükmüne göre davalı taraf davanın açılmasına sebebiyet vermemiş ve yargılamanın ilk duruşmasında da davacının talep sonucunu kabul etmiş ise yargılama giderinden sorumlu değildir. Hemen belirtmek gerekir ki, anılan maddenin uygulanabilirliği bu iki koşulun birlikte gerçekleşmesine bağlıdır. Somut olayda davalı paydaşların ortaklığın giderilmesi davasında dava konusu muhdesatların davacıya ait olduğunu açıkça kabul etmedikleri gözetildiğinde davanın açılmasına sebebiyet verdikleri kuşkusuzdur. Hal böyle olunca; mahkemece dava konusu taşınmazda davacının da paydaş olduğu davanın konusunun (müddeabihin) davalı payına isabet eden muhdesat değeri olduğu dikkate alınarak, hesaplanacak bu bedel üzerinden (davalıların kabulü de gözetilerek) Harçlar Kanunu'nun 15. ve 22.maddeleri uyarınca yargılama sonunda hükmedilecek nisbi orandaki karar ve ilam harcının aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına, aynı şekilde HMK(nun 326/2.mad. uyarınca yargılama giderinin davanın kabul ve ret oranına göre belirlenerek davalılardan tahsiline, yine yargılama sırasında kendisini vekil ile temsil ettiren davacı taraf yararına hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 6. Ve 12. madde hükümleri uyarınca avukatlık ücretine hükmedilmesi gerekirken, yersiz gerekçelerle karar ve ilam harcı ile yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesi ve davacı yararına vekalet ücretine hükmedilmemesi isabetsiz, davacı tarafın temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün açıklanan nedenle bozulmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacının sair temyiz itirazlarının REDDİNe, kararın (2) numaralı bentte açıklanan nedenle davacı taraf yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde davacıya iadesine, 26.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.