Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 13674 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 20375 - Esas Yıl 2016





T.C. YARGITAY 7. Hukuk Dairesi...YARGITAY İLAMI Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü: 1-Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine, 2- Davacı, iş akdinin işverence haksız nedenle feshedildiğini iddia ederek kıdem ve ihbar tazminatı ile bazı işçilik alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hizmet süresi ihtilaflıdır. Davacı vekili, müvekkilinin 1992 yılından iş sözleşmesinin feshedildiği tarihe kadar aralıksız çalıştığını, bazı dönem çalışmalarının kuruma eksik bildirildiğini iddia etmiştir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda tanık anlatımlarına itibar edilerek davacı işçinin 26.07.1992-14.03.2014 tarihleri arasında kesintisiz çalıştığı kabul edilmiştir. Ancak hizmet cetveline bakıldığında davacının 03.02.2012-10.02.2012 tarihleri arasında çalıştığı işverenlerin kim olduğu ve davalı ile arasındaki bağlantı tespit edilmemiştir. Bu işverenlerin davalı Belediyenin alt işvereni olup olmadığı ya da alt işveren....'nin alt işvereni olup olmadığı dosya içeriğinden anlaşılamamaktadır. Bu itibarla davacı işçinin 03.02.2012-10.02.2012 tarihleri arasında çalıştığı bu işverenin davalı taraf ile bağlantısı tespit edilmeli ve ondan sonra bu sürenin hizmet süresine dahil edilip edilmeyeceği belirlenmelidir. 3-Asgari geçim indirimi alacağı hakkında, davacının evli olup olmadığı, çocuğu olup olmadığı ve varsa kaç çocuğu olduğu araştırılmaksızın farazi olarak evli ve 2 çocuklu olduğu kabul edilerek hesap yapan bilirkişi raporuna itibarla hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 20/06/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.