Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 13521 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 46061 - Esas Yıl 2015





Mahkemesi :İş MahkemesiTaraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay'ca incelenmesi davalılar vekilleri tarafından istenilmekle, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:1-Dosyadaki yazılara, hükmün uyulan önceki Yargıtay bozma ilamına uygun biçimde verilmiş olmasına, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin yeniden incelenmesine hukukça ve yasaca cevaz bulunmamasına göre davalı ... 'nün tüm davalı ...'nın aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,2-Davacı, davalı işyerinde 2001 yılında kadroya geçmeden önceki dönem mevsimlik işçi olarak çalıştığı hizmetlerinin kıdemine sayılmadığını, 6111 sayılı Yasa ile ... devredildiğini, 2011-2013 yıllarını kapsayacak 3. Dönem TİS’in geçici 4. maddesi gereği önceki işyerlerinde geçen çalışmaların da davalı işyerinde geçmiş gibi kabul edileceğine dair düzenleme gereği derece ve kademelerinin tespiti ile yeni derece ve kademeleri dikkate alınarak ilk kadroya geçişlerinden itibaren TİS’den kaynaklanan ücret farkı, yıpranma primi, ilave tediye farkı, ikramiye farkı alacağının ödetilmesini talep etmiştir.Davalı ...(İl Özel İdaresi), davacıya sözkonusu hakların 2011-2013 yıllarını kapsayan TİS ile tanındığını, bu nedenle taleplerin geçmişe yönelik olarak talebini yerinde olmadığını, derece ve kademe tespitinde hata olmadığını, gerekli ödemelerin TİS’lere göre zaten yapıldığını savunarak, davanın reddini istemiştir.Davalı ..., davalının 6111 sayılı Yasa gereği kurumlarına devredildiğini, bu nedenle 2001 yılında yapılan hata yönünden kendilerine dava açılamayacağını bu nedenle davanın husumetten reddi gerektiğini, intibak işlemlerinin devir sırasında kurumlarınca doğru yapıldığını bildirerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.Mahkemece, davacının bilirkişi tarafından hesaplanan mevsimlik işçi olarak çalıştığı dönem yönünden hak ettiği derece ve kademenin tespitine, yeni derece ve kademeye göre 5 yıllık zamanaşımı süresi dikkate alınarak alması gereken ücret farklarının davacıya ödenmesine karar verilmiş, taraf vekillerinin temyizi üzerine Dairemizin 01/12/2014 tarihli ilamı ile özetle ”Somut olayda mahkemece, hüküm altına alınan alacaklar yönünden toplam rakam yazılmak suretiyle hüküm kurulmuştur. Ancak bu, usul ve yasaya aykırı bir yazım tekniğidir. Bu nedenle, mahkemece gerekirse davacıya talepleri tek tek açıklattırılıp buna göre her alacak ile ilgili ayrı ayrı hüküm kurulmak suretiyle karar verilmesi gerekmektedir. Kabul şekli bakımından da; taraflar arasında davacının derece kademe tespitinin doğru olup olmadığı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.Somut olayda, hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davacının davalı işyerinde mevsimlik işçi olarak 7 yıl 289 gün çalışmasının bulunduğunu, bu çalışmaya karşılık olarak her iki yılda bir derece ve her yıl bir kademe alacağını, davacının eklenmesi gereken derece ve kademesinin 4/7 olduğunu, ilk intibak derecesinin 1/1 olmasına göre buna eklenmesi gerektiği, ilk intibakının 5/8 olması gerektiği, 01.03.2009 tarihi itibariyle olması gereken derece ve kademesinin 9/16 olarak tespiti gerektiği belirtilerek zamanaşımı savunmasına göre dava tarihinden geriye doğru 5 yıl için alacak hesabı yapılmıştır. Ancak bu hesaplama tarzı hatalıdır.İşyerinde uygulanan TİS gereği olarak davacının tam bir yıl çalışmasının karşılığı 1 kademe, 2 yıl çalışmasının karşılığı da 1 derecedir. Davacının mevsimlik işçilikte geçen çalışma süresine göre eklenen derece ve kademe hatalıdır. Davacının eklenmesi gereken derece ve kademesi 3/8 olması gerekirken fazla belirlenmiştir. Ayrıca, davacının pozisyonunun emeklilik tarihine kadar düz işçi olması nedeniyle TİS hükümleri gereği, pozisyonun derecesinin üst sınırı itibariyle 8 derece olarak belirlenmiştir. Ancak, bilirkişi tarafından 2009 yılında 9, 2011 yılında 10 derece olarak hesaplanması nedeniyle tüm hesaplamalar hatalı olup bu hatalı raporun hükme esas alınması da isabetsizdir. Bu derece tespitindeki hata nedeniyle hesaplamaların tamamının yeniden yapılması gerektiği açıktır.Yapılacak iş, öncelikle eklenecek derece kademe tespitinin, pozisyonun üst derece sınırı dikkate alınarak TİS düzenlemesi gereği 2 yılda bir derece ve her yıl bir kademe alacak şekilde tespit ettirip, buna göre alacakların hesaplanmasından ibarettir.Mahkemece, karar tarihinde yürürlükte bulunan 2014 tarihli Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi dikkate alınmadan bir yargı kararına atıfla davacı yararına dilekçe yazım ücreti tutarında avukatlık ücretine hükmedilmesi hatalıdır.” gerekçeleri ile bozulmuştur.Mahkemece bozma ilamına uyulmuş, davacının davalı işyerinde mevsimlik işçi olarak çalışması pozisyonun üst derece sınırı dikkate alınarak dava tarihindeki derece ve kademesinin tesbiti yapılarak TİS’den kaynaklanan ücret farkları ayrı ayrı hüküm altına alınmış ise de bozma öncesisinde davalı ... Belediyesi ıslaha karşı zamanaşımı defiinde bulunmuş olup bozmadan önce alınan ek bilirkişi raporunda zamanaşımı değerlendirilmesi yapılmış olmasına karşın bozmadan sonra alınan bilirkişi raporunda zamanaşımı değerlendirilmesi yapılmaması ve bu raporun hükme esas alınması hatalı olup bozma nedenidir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde davalı ... iadesine, davalı ... harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, 16.06.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.