Mahkemesi :İş Mahkemesi Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda; hüküm süresi içinde duruşmalı olarak davalı vekili .... tarafından temyiz edilmiş ise de; HUMK'nun 438.maddesi gereğince duruşma isteğinin miktardan reddine ve incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği görüşüldü; 1-Dosyadaki yazılara, hükmün uyulan önceki Yargıtay bozma ilamına uygun biçimde verilmiş olmasına, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin yeniden incelenmesine hukukça ve yasaca cevaz bulunmamasına ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalı ....'nin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine, 2-Davacı vekili, iş sözleşmesinin haklı neden olmadan feshedildiğini iddia ederek kıdem, ihbar tazminatı ve bazı işçilik alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı vekili davanın reddini istemiştir. Mahkemece istek kısmen hüküm altına alınmış, davalı ... AŞ vekilinin temyizi üzerine Dairemizin ilamı ile özetle, “2- Ücretin banka kanalıyla ödendiği savunulduğuna göre davacıya ait banka hesap kayıtları getirilerek iddia edilen aylara ait ücretinin ödenip ödenmediği belirlenmeli ve sonucuna göre karar verilmelidir. 3-Tanık beyanları esas alınarak hüküm altına alınan genel tatil alacağı miktarından hakkaniyet indirimi yapılmaması hatalıdır. ” gerekçeleri ile bozulmuştur. Mahkeme bozma kararına uymuş, bozma doğrultusunda bilirkişiden ek rapor alarak davanın kısmen kabulüne karar vermiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık davacının ücretlerinin ödenip ödenmediği noktasındadır. Mahkemece Dairemizin bozma ilamı doğrultusunda davacının ücretlerinin ödenip ödenmediğinin tespiti bakımından banka hesap dökümü getirtilmiştir. Banka ekstresinde 3 adet “haziran ayı ücret ödemesi” görülmektedir. Bu ödemelerin yapıldığı 05.08.2010- 02.09.2010 ve 07.10.2010 tarihleri itibariyle ödemelerin Haziran - Temmuz ve Ağustos aylarına ait ücret ödemesi olduğu anlaşılmaktadır. Hesap ekstresinden Eylül ücretinin de 10.12.2010 günü ödendiği anlaşılmaktadır. Bu nedenle mahkemece yapılacak iş, davacının bakiye ücret alacağının olup olmadığının bu ödemeler dikkate alınarak yeniden yapılacak hesaplamaya göre belirleyip hüküm altına almak olmalıdır. O halde davalı ....'nin bu yöne ilişkin temyiz itirazı kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalı ....’ye iadesine,02/06/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.