Mahkemesi : Şırnak Asliye Hukuk Mahkemesi(İş Mahkemesi Sıfatıyla)Tarihi : 10/07/2014Numarası : 2013/81-2014/333YARGITAY İLAMITaraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:Davacı, Şırnak Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı mütevelli heyetinin 02/11/2012 tarihli ve 2012/34 sayılı kararıyla vakıf müdürlüğü görevinden alınarak yardım ve inceleme görevlisi olarak çalışmasına karar verildiğini bildirerek bu kararın iptalini istemiştir.Davalı, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.Mahkemece Mütevelli Heyeti tarafından alınmış olan 02.11.2012 tarih ve 2012/34 sayılı kararın yetki ve sebep açısından incelendiğinde hukuka uygun olmadığı, alınan kararın davalı kurumun ısrarla belirttiği üzere yetki devri ile bizzat vali yardımcısı tarafından başkanlık edilen bir toplantıda alındığı, bunun ise Başbakanlık Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Genel Müdürlüğü tarafından yayımlanmış olan 05.10.2009 tarih ve 2009/9 sayılı Genelge'nin 4.6. ve 7. maddelerinde yer alan hususlara aykırı olduğu, aksine 4. maddede belirtildiği üzere ilgili toplantıya bizzat Valinin başkanlık etmesi gerektiği, ayrıca ilgili kararın alınmasında gerek dosya kapsamındaki belgelerin gerekse tanık beyanlarının incelenmesi ile anlaşıldığı üzere gereklilik unsurunun yer almadığı, alınan kararın tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde şekil olarak geçerli olmadığı gibi sebep olarak da hukuki yeterlilik taşımadığı gerekçesi ile ilgili kararın iptaline karar verilmiştir.Somut olayda davacı davalı vakıfta müdür olarak çalışırken iş şartları aleyhine değiştirilmiş, davacı bu değişikliğe karşı çıkmadığı gibi iş sözleşmesinin feshi yönüne de gitmemiştir. 4857 sayılı Kanunun 22.maddesi uyarınca iş akdini feshederek alacak davasıda açmamıştır. İş yargısında işverence alınan kararların, yapılan işlemlerin iptaline ilişkin bir uygulama da bulunmamaktadır. Ayrıca belirtmek gerekir ki, işvereni belli bir işlem yapmaya zorlayıcı nitelikte bir hüküm kurulması da mümkün değildir. Bu sebeplerle davanın esastan reddi yerine yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup karar bu nedenle bozulmalıdır.SONUÇ; Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 03/06/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.