İş MahkemesiDava Türü : AlacakTaraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davalı .. vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:1-Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan tüm temyiz itirazlarının reddine,2-Davacı; aynı grup şirketlerinden olan davalı ..'da 29/08/2006-28/02/2011 tarihleri arasında, devir alan ..da ise 01/03/2011-30/11/2012 tarihleri arasında olmak üzere toplam 6 yıl 3 ay 1 gün çalıştığını, 30/11/2012 tarihinde işine son verildiğini, bu nedenle kıdem ve ihbar tazminatının, yıllık ücretli izin parasının, fazla mesai ücretinin ve ödenmeyen maaşlarının davalılardan faizleri ile birlikte tahsilini talep etmiştir. Davalı .. davacının 06.12.2006 tarihinden 01.03.2011 tarihine kadar işyerlerinde çalıştığını ve bu dönemde hak etmiş olduğu ücretlerinin ödendiğini, davacının taleplerinin zamanaşımına uğradığını, 01.03.2011 tarihinden itibaren de diğer davalı Aksan Ltd. Şti'de çalışmaya başladığı için sadece kıdem tazminatı yönünden diğer davalı ile birlikte müşterek sorumlu olduklarını beyan ederek davanın reddini istemiştir. Mahkemece; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.İşyeri devrinin iş ilişkisine etkileri ile işçilik alacaklarından sorumluluk bakımından taraflar arasında uyuşmazlık söz konusudur. İşyeri devrinin esasları ve sonuçları 4857 sayılı İş Kanununun 6 ncı maddesinde düzenlenmiştir. Sözü edilen hükümde, işyerinin veya bir bölümünün devrinde devir tarihinde mevcut olan iş sözleşmelerinin bütün hak ve borçlarıyla devralan işverene geçeceği öngörülmüştür. Devir tarihinden önce doğmuş ve devir tarihinde ödenmesi gereken borçlar açısından, devreden işverenle devralan işverenin birlikte sorumlu oldukları aynı yasanın üçüncü fıkrasında belirtilmiş, devreden işverenin sorumluluğunun devir tarihinden itibaren iki yıl süreyle sınırlı olduğu hükme bağlanmıştır. İşçi devrinde de aynı hükümler uygulanmaktadır.Değinilen Yasanın 120 nci maddesi hükmüne göre, 1475 sayılı Yasanın 14 üncü maddesi halen yürürlükte olduğundan, işyeri devirlerinde kıdem tazminatına hak kazanma ve hesap yöntemi bakımından belirtilen madde hükmü uygulanmalıdır. Anılan maddeye göre, işyerlerinin devir veya intikali yahut herhangi bir suretle bir işverenden başka bir işverene geçmesi veya başka bir yere nakli halinde, işçinin kıdemi işyeri veya işyerlerindeki hizmet akitleri sürelerinin toplamı üzerinden hesaplanmalıdır. Bununla birlikte, işyerini devreden işverenlerin bu sorumlulukları, işçiyi çalıştırdıkları sürelerle ve devir esnasındaki işçinin aldığı ücret seviyesiyle sınırlıdır.Bu açıklamalar ışığında, iş hukukunda işyeri devrinin işçilik alacaklarına etkileri üzerinde ayrıca durulmalıdır. İşyeri devri halinde kıdem tazminatı bakımından devreden işveren kendi dönemi ve devir tarihindeki son ücreti ile sınırlı olmak üzere sorumludur. 1475 sayılı Yasanın 14 üncü maddesinin ikinci fıkrasında, devreden işverenin sorumluluğu bakımından bir süre öngörülmediğinden, 4857 sayılı Yasanın 6 ncı maddesinde sözü edilen devreden işveren için öngörülen iki yıllık süre sınırlaması, kıdem tazminatı bakımından söz konusu olmaz. O halde kıdem tazminatı işyeri devri öncesi ve sonrasında geçen sürenin tamamı için hesaplanmalı, ancak devreden işveren veya işverenler bakımından kendi dönemleri ve devir tarihindeki ücret ile sınırlı sorumluluk belirlenmelidir.Feshe bağlı diğer haklar olan ihbar tazminatı ve kullanılmayan izin ücretlerinden son işveren sorumlu olup, devreden işverenin bu işçilik alacaklarından herhangi bir sorumluluğu bulunmamaktadır. İşyerinin devredildiği tarihe kadar doğmuş bulunan ücret, fazla çalışma, hafta tatili çalışması, bayram ve genel tatil ücretlerinden 4857 sayılı Kanunun 6 ncı maddesi uyarınca devreden işveren ile devralan işveren müştereken müteselsilen sorumlu olup, devreden açısından bu süre devir tarihinden itibaren iki yıl süreyle sınırlıdır. Devir tarihinden sonraki çalışmalar sebebiyle doğan sözü edilen işçilik alacakları sebebiyle devreden işverenin sorumluluğunun olmadığı açıktır. Bu bakımdan devirden sonraya ait ücret, fazla çalışma, hafta tatili çalışması, bayram ve genel tatil ücreti gibi işçilik alacaklarından devralan işveren tek başına sorumlu olacaktır. Somut olayda; her ne kadar davalı şirketlerin müştereken ve müteselsilen sorumlulukları söz konusu ise de, gerek ihbar tazminatından ve yıllık izin ücretinden son işveren ..'nin sorumlu bulunması, gerekse davalı .. Şirketinin kıdem tazminatından işyerinin devrettiği 28/02/2011tarihine kadar o tarihteki ücret üzerinden fazla çalışma alacağından ise 04/03/2008-28/02/2011 tarihleri arasındaki dönem yönünden o tarihlerdeki ücretlere göre sorumlu olduğu gözetilerek davalı .. hakkında karar verilmesi gerekirken, bu davalının tüm alacaklardan diğer davalı ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulmuş olması hatalı olup davalı .. vekilinin bu yönü amaçlayan temyiz itirazı kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır.SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda açıklanan nedenle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalı ..'ye iadesine, 03.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.