Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 10932 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 8892 - Esas Yıl 2015





Mahkemesi : İzmir 1. İş MahkemesiTarihi : 20/03/2014Numarası : 2012/450-2014/212YARGITAY İLAMITaraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:1.Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine, 2.Davacı, ücret alacakları ödenmediğinden iş akdini haklı nedenle feshettiğini iddia ederek kıdem tazminatı ile fazla çalışma, ulusal bayram, genel tatil ve yıllık izin ücret alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Davalı, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Taraflar arasında davacı işçinin alacaklarının zamanaşımına uğrayıp uğramadığı alacakların faiz başlangıcı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır. 6100 sayılı HMK 109/2.maddesine göre “Talep konusunun miktarı, taraflar arasında tartışmasız veya açıkça belirli ise kısmi dava açılamaz.” Maddeye göre kısmi dava miktarı açıkça belirli olmayan veya tartışmalı alacaklar açısından açılabilir. Belirsiz alacak davasında da alacağın davanın başında miktarı bilinemediğinden davacı belirsiz alacak davası açabileceği gibi 1086 sayılı HUMK döneminde olduğu gibi belirsiz alacak davasının alternatifi niteliğinde kısmi dava da açılabilir. 6100 sayılı HMK 107.maddesindeki belirsiz alacak davalarında davanın açılmasıyla zamanaşımı davanın tamamı açısından kesilirken 109/2.maddesinde ise zamanaşımı sadece dava edilen miktar kadar kesilmekte ve bakiye kalan kısım açısından zamanaşımı işlemeye devam etmektedir.Somut olayda, davacının dava dilekçesinde davanın belirsiz alacak davası olduğunu belirtmesi ile dava açmadan önce 24.08.2012 tarihli ihtarnamesi ile 10 gün içerisinde hak etmiş olduğu ücretlerinin yatırılmasını talep ederek işvereni temerrüde düşürmesi ve ihtarnamenin davalı tarafa 27.08.2012 tarihinde tebliğ edilmesi karşısında davalının zamanaşımı savunmasına değer verilemeyeceği gibi kıdem tazminatı dışında ihtarname ile talep edilen ücret alacaklarının faiz başlangıç tarihinin de temerrüt tarihi olduğunun gözetilmemesi hatalı olup bozma nedenidir.3.Hüküm altına alınmayarak reddedilen miktar 676,54 TL olduğu halde mahkemece davalı yararına 676,54 TL yerine 1.500,00 TL avukatlık ücretine hükmedilmiş olması da bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, aşağıda yazılı temyiz harcının davalıya yükletilmesine, 03.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.