Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 9890 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 19118 - Esas Yıl 2011
MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : HırsızlıkHÜKÜM : Mahkumiyet Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 40/2, 5271 sayılı CMK’nın 34/2, 231/2 ve 232/6. maddelerine göre; mahkeme kararlarında ilgili kişilerin hangi kanun yolları ve mercilere başvuracağını, sürelerini ve şeklini kuşkuya yer vermeyecek şekilde açıkça gösterilmesi gerekir şeklindeki açık ve buyurucu hükümleri karşısında; kararda sanığın yokluğunda verilen hükme karşı temyiz süresinin başlangıcının, tefhim veya tebliğ tarihinden itibaren başlayacağı belirtildiğinden, eksik ve yanıltıcı ibare nedeniyle sanık ...’in temyiz isteminin süresinde olduğu kabul edilerek, hükmün esasına girilmekle;Sanık hakkında erteleme hükmü değerlendirilirken, “... sanığın geçmişteki hali ve suç işleme eğilimi göz önüne alınarak ve cezasının ertelenmesi halinde ileride suç işlemekten çekinmeyeceği kanısına varılarak cezasının ertelenmesine yer olmadığına” karar verildiği, aynı gerekçenin hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin 5271 sayılı CMK'nın 231/6-b maddesi uyarınca da aranan subjektif şartlardan olduğu nazara alındığında ve sanığın adli sicil kaydına göre silinme koşulları oluşmamış kasıtlı suçlardan hükümlülüğü bulunduğu, belirtilen nedenlerle sanık hakkında; hükümden önce 08.02.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5728 sayılı Yasanın 562.maddesi ve 25.07.2010 tarih ve 27652 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6008 sayılı Kanunun 7.maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK’nın 231/5-14. maddesinin uygulama olanağı olmadığı anlaşılmakla yapılan incelemede:Tarlaları sürmek için arazide bulunan ve kullanımı gereği açıkta bırakılan yakınanlara ait traktör çapalarını çalan sanığın eyleminin, 5237 sayılı TCK’nın 142/1-e maddesine uyan hırsızlık suçunu oluşturduğu gözetilmeden, aynı Yasanın 141/1.maddesi ile uygulama yapılması, sanık hakkında kasıtlı suçtan mahkumiyetlerin doğal sonucu olarak TCK’nın 53. maddesinin uygulanmamış ise de; infazda gözetilmesi olanaklı olduğundan bozma nedeni yapılmamıştır.Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak;Sanık hakkında tekerrüre esas alınan ... Sulh Ceza Mahkemesi'nin 28/02/2006 tarih, 2005/714 Esas, 2006/93 Karar sayılı ilamına konu silahla kasten yaralama suçundan verilen 600,00 TL ile alenen hakaret suçundan verilen 280,00 TL adli para cezalarının miktarı itibariyle kesin nitelikte olduğu ve söz konusu ilamın tekerrür uygulamasına esas olamayacaklarının anlaşılması karşısında; sanık hakkında 5237 sayılı Yasanın 58/6. maddesi uyarınca hükmolunan cezanın mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanamayacağının gözetilmemesi,Bozmayı gerektirmiş, sanık ...’in temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından sanık hakkında TCK'nın 58. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkartılması suretiyle, eleştiriler dışında, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 14.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.