Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 9238 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 22599 - Esas Yıl 2011





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇLAR : Hırsızlık, mala zarar verme, konut dokunulmazlığını bozmaHÜKÜM : Mahkumiyet Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:I- Sanık ... hakkında hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesinde; Kararda 5237 sayılı TCK 63. maddesi gereğince sanığın cezasından mahsup yapılmasına karar verilmemişse de; infaz aşamasında gözetilmesi olanaklı görülmüştür. Adli emanetin 2008/828 sırasında kayıtlı kan örnekleri hakkında bir karar verilmemesi, bu konuda her zaman bir karar alınması olanaklı olduğundan bozma nedeni yapılmamıştır. Dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimin takdirine göre; suçların sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; Sanığın TCK’nın 53. maddesinin 2. fıkrası uyarınca hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar aynı maddenin 1. fıkrasında öngörülen hakları kullanmaktan yoksun kılınmasına, aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca da kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından, söz konusu yasaklamanın koşullu salıverilen sanık hakkında uygulanmamasına karar verilmesi gerekirken, yazılı biçimde uygulama yapılması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ... savunmanının temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenle isteme uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla CMUK’nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından TCK’nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölüm çıkartılarak yerine, “Sanığın, TCK’nın 53. maddesinin 2. fıkrası uyarınca hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar aynı maddenin 1. fıkrasında öngörülen hakları kullanmaktan yoksun kılınmasına, aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca da kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından, söz konusu yasaklamanın koşullu salıverilen sanık hakkında uygulanmamasına,” cümlelerinin eklenmesi suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, II- Sanık ... hakkında hırsızlık, mala zarar verme, konut dokunulmazlığını bozma suçlarından kurulan hükümlerle; sanık ... hakkında konut dokunulmazlığını bozma suçundan kurulan hükmün incelenmesinde; Dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimin takdirine göre; konut dokunulmazlığını bozma suçunun sanık ... tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;1- Sanık ...'in konut dokunulmazlığını bozma suçunu birden fazla kişi ile birlikte işlediğinin kanıtlanamamış olmasına göre, 5237 sayılı TCK'nın 119/1-c maddesi ile artırım yapılarak fazla cezaya hükmedilmesi,2- Sanık ...'in TCK’nın 53. maddesinin 2. fıkrası uyarınca hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar aynı maddenin 1. fıkrasında öngörülen hakları kullanmaktan yoksun kılınmasına, aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca da kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından, söz konusu yasaklamanın koşullu salıverilen sanık hakkında uygulanmamasına karar verilmesi gerekirken, yazılı biçimde uygulama yapılması,3- Yakınan ...'ın evinde ele geçirilen sigara izmaritindeki tükürük örneğinin sanıklardan ...'e ait olduğu 06/08/2008 tarihli ekspertiz raporu ile saptanması nedeniyle sanık ...'in eylemi gerçekleştirdiği sabit ise de, yakınan ...'ın ikametinde gerçekleştirilen olayın görgü tanığının bulunmadığı, sanık ...'nın, tüm aşamalarda suçu kabul etmediği gibi sanık ...'in eylemine katıldığına dair dosyada bir delilde bulunmadığının anlaşılması karşısında, beraati yerine, mahkumiyetine karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık ... savunmanının ve ...'nın temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle isteme uygun olarak BOZULMASINA, 05.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.