Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 860 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 28663 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSUÇ : Yağma Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:Sanık ...'ın 18 yaşını doldurmadığı halde, 5271 sayılı CMK’nun 185. maddesine aykırı olarak, 20.07.2010 tarihli oturumun gizli yerine açık yapılması, giderilmesi olanaklı bulunmadığından, bozma nedeni yapılmamıştır.Sanık ...'ın adli sicil kaydında yazılı olan ... Sulh Ceza Mahkemesi'nin 24.12.2009 gün 2008/299 Esas 2009/983 sayılı kararında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına hükmedildiği ve sanığın denetim süreleri içinde yeniden temyiz incelemesine konu olan suçu işlediğinin anlaşılması karşısında; Mahkemece yerinde 5271 sayılı CMK.nın 231/11.maddesi gereğince ihbarda bulunması, olanaklı kabul edilmiştir.Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre, suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak; 1-) Sanıkların yolun üzerinde kollarını açarak katılanın bisiklet ile geçmesini engel olmak istedikleri, katılanın sanıkların arasından geçtiğinde sanık ...'ın bisikletin arkasından tutarak bisikletin gitmesini engellediği somut olayda katılanın hareket halinde olduğu yol üzerinde geçişini engelleyecek şekilde önceden engeller koyarak ve tertibat alarak yolu kesmek biçiminde bir hareketlerinin bulunmadığı ve bu bağlamda “yol kesmek” den söz edilemeyeceği gözetilmeden; sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK'nın 149/1. maddesinin (c) bendi yanında, uygulama koşulları oluşmayan (d) bendi ile de hüküm kurulması,2-) 5237 sayılı TCK'nın 150. maddesinin 2.fıkrasındaki “malın değerinin azlığı” kavramının, 765 sayılı TCK’nın 522. maddesindeki “hafif “veya “pek hafif” ölçütleriyle her iki maddenin de cezadan indirim olanağı sağlaması dışında benzerliği bulunmadığı, “değerin azlığının” 5237 sayılı yasaya özgü ayrı ve yeni bir kavram olduğu, yasa koyucunun amacı ile suçun işleniş biçimi, olayın özelliği ve sanığın özgülenen kastı da gözetilmek suretiyle, daha çoğunu alma olanağı varken yalnızca gereksinimi kadar ve değer olarak da gerçekten az olan şeylerin alınması durumunda, yasal ve yeterli gerekçeleri de açıklanarak uygulanabileceği gözetilmeden, koşulu bulunmadığı halde, 150.maddenin 2. fıkrasına düzenleniş amacının dışında yorumlar getirilerek, sanıkların cezasından indirim yapılması, 3-) Sanık...'ın katılanın cebinden 320 TL yi aldıktan sonra sanık ...'ın “gel lan buraya belki bunun emekli maaşı, adamın parasını ver” demesi üzerine 170 TL yi katılana iade ettiğinin anlaşılması karşısında; katılana kısmi iadeye onay verip vermediği sorularak, sonucuna göre 5237 sayılı TCK'nın 168/3-4. Maddesinde tanımlanan etkin pişmanlık hükmünün uygulama olanağının tartışılması gerektiğinin gözetilmemesi,Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... savunmanlarının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nın 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkın korunmasına, 02/02/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.