Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8510 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 15218 - Esas Yıl 2011





Tebliğname No : 6 - 2006/219002MAHKEMESİ : Ordu 1. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 08/06/2006NUMARASI : 2006/22 (E) ve 2006/393 (K)Suç : HırsızlıkYerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 05.05.2011 tarihli ek tebliğnamesi ile Daireye gönderilerek, başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 40/2, 5271 sayılı CMK’nın 34/2, 232/6 ve 291. maddelerinde öngörülen yöntemlere uygun olarak temyiz yasa yoluna başvuru süresinin başlayacağı tarih ve yöntem hükümde açıkça gösterilmediği ve bu nedenle sanığın 23.06.2006 havale tarihli dilekçesinin süresinde olduğu kabul edilerek, istemin reddine ilişkin Ordu 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 11.07.2006 tarih ve 2006/22-393 esas ve karar sayılı ek karar kaldırılarak yapılan incelemede;Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimin takdirine göre, suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak;1-) Sanığın, yakınanın bina niteliğindeki işyerine girip suça konu cep telefonunu aldığının anlaşılması karşısında; eyleminin 5237 sayılı TCK’nun 142/1-b maddesi kapsamında kaldığı gözetilmeden, aynı Yasanın 141/1. maddesi ile yazılı biçimde hüküm kurulması, 2-) Sanığın, tanık Samet tarafından kesintisiz takip sonucu yakalandığının anlaşılmasına göre, eylemin kalkışma aşamasında kaldığı düşünülmeden, tamamlandığı kabul edilerek yazılı biçimde hüküm kurulması,3-) Sanık hakkında isteğe bağlı iade koşullarının oluşmadığı ve 5237 sayılı TCK’nun 168. maddesinin uygulanmaması gerektiği düşünülmeden, yasal olmayan gerekçe ile yazılı biçimde uygulama yapılması,4-) Kasten işlemiş olduğu suçtan hapis cezasına mahkumiyetin yasal sonucu olarak sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nun 53. maddesi uyarınca uygulama yapılması gerektiğinin düşünülmemesi,Bozmayı gerektirmiş, sanık M.. K..’ın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nun 326/son maddesi gereğince kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, 29.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.