Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8301 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 24108 - Esas Yıl 2011





Tebliğname No : 11 - 2009/198777MAHKEMESİ : Balıkesir 2. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 29/01/2009NUMARASI : 2006/1241 (E) ve 2009/65 (K)Suç : HırsızlıkYerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:Dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimin takdirine göre, suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak; Dolandırıcılık suçunun, failin mağduru kandırabilecek hileli davranışlarla aldatıp kendi veya başkasının mal varlığı aleyhine bir işlemde bulunmaya yöneltmesi ve bu işlem sonucunda sanıkların kendilerine veya başkasına yarar sağlamasıyla oluşacağı, dolandırıcılık suçunda failin hileli hareketleri sonucu sakatlanmış irade neticesinde kişiye ait malvarlığının mülkiyetinin devrinin; buna karşılık hırsızlık suçunda ise, menkul bir malın, sahibinin rızası dışında alınması, mal üzerinde yakınanın zilyetliğine son verilmesi, suç konusu eşya üzerindeki zilyetlikten doğan tasarruf haklarını kullanmasının olanaksız hale gelmesinin gerektiği, somut olayda yakınanın işyerine gelen sanığın 10 TL'lik alışveriş yaptığı, işyerinde yakınana yardım eden tanık S.. B..'a 100 TL'si olduğunu söylediği, işyeri sahibi yakınan S.. E..'in 100 TL'yi alıp iki adet 50 TL'yi sanığa verdiği, sanığın da alışveriş karşılığı 50 TL verip, bunun üzerini aldığı, bu sırada tanık S.. B..'a "Sen 100 TL'yi ver, ben başka para vereyim" diyerek tanıktan 100 TL'yi de aldığı, sanık dışarı çıkınca yakınan ve tanığın durumu fark ettiği, yakınan, sanığın peşinden gittiğinde sanığın aldığı eşyalarla birlikte 40 TL'yi verdiği, 50 TL'yi vermeden olay yerinden ayrıldığının anlaşılması karşısında, sanığın sübut bulan eyleminin 5237 sayılı TCK'nın 142/1-b maddesine uyan hırsızlık suçunu oluşturduğu gözetilmeden, vasıflandırmada yanılgıya düşülerek yazılı biçimde hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş, sanık N.. Ö..'nün temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme uygun olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nın 326/son maddesinin gözetilmesine, 28.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.