Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8019 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 20818 - Esas Yıl 2011





MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSUÇ : YağmaHÜKÜM : Mahkumiyet Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; Yargıtay 13.Ceza Dairesinin 20.09.2011 tarihli görevsizlik kararı ile Daireye gönderilmekle başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:I-Sanık ...'in her iki yakınana yönelik eylemi ile sanık ...'ın yakınan ...'a yönelik eyleminden kurulan hükümlerin yapılan incelenmesinde;Sanık ... hakkında erteleme hükümleri değerlendirilirken, tekrar suç işlemeyeceği yönünde olumlu kanaat gelmediğinden uygulanmamasına karar verildiği, aynı gerekçenin hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin 5271 sayılı CMK’nun 231/6-b maddesi uyarınca da aranan şartlardan olduğunun anlaşılması karşısında; sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin hükümlerin uygulama olanağı bulunmadığı anlaşılmakla yapılan incelemede;Sanıkların yağma eylemini silahla, gece vakti ve birden fazla kişi ile birlikte işlediklerinin anlaşılması karşısında; olayda birden fazla nitelikli halin gerçekleşmiş olması nedeniyle, 5237 sayılı TCK’nın 61.maddesi gereğince sanıklar hakkında temel ceza belirlenirken alt sınırdan uzaklaşılarak ceza uygulaması yapılması gerektiğinin gözetilmemesi; sanıkların fikir ve eylem birliği içinde suça doğrudan katıldığının anlaşılması karşısında 5237 sayılı TCK'nın 37. maddesi yerine, yazılı şekilde uygulama yapılması; yakınan ...'a yönelik eylemde zararın kovuşturma aşamasında karşılanmasına rağmen, sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK'nın 168/3. maddesi uyarınca 1/2 oranında indirim yapılması, karşı temyiz bulunmadığından, bozma nedeni yapılmamıştır.Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre, suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak;Yargılama giderlerinin her bir sanığın sebep olduğu tutar kadar ayrı ayrı yükletilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde alınmasına karar verilmesi suretiyle 5271 sayılı CMK’nın 326/2.maddesine aykırı davranılması,Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve ... savunmanlarının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından “yargılama giderlerine” ilişkin bölüm çıkartılarak, yerine “yargılama giderlerinin sanıklardan payları oranında ayrı ayrı alınmasına” cümleleri yazılmak suretiyle, eleştiriler dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,II-Sanık ...'ın yakınan ...'a yönelik eylemi için kurulan hükmün yapılan incelenmesinde;Sanık hakkında erteleme hükümleri değerlendirilirken, tekrar suç işlemeyeceği yönünde olumlu kanaat gelmediğinden uygulanmamasına karar verildiği, aynı gerekçenin hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin 5271 sayılı CMK’nun 231/6-b maddesi uyarınca da aranan şartlardan olduğunun anlaşılması karşısında; sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin hükümlerin uygulama olanağı bulunmadığı anlaşılmakla yapılan incelemede;Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre, suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;1-Sanığın yağma eylemini silahla, gece vakti ve birden fazla kişi ile birlikte işlediklerinin anlaşılması karşısında; olayda birden fazla nitelikli halin gerçekleşmiş olması nedeniyle, 5237 sayılı TCK’nın 61.maddesi gereğince sanık hakkında temel ceza belirlenirken alt sınırdan uzaklaşılarak ceza uygulaması yapılması gerektiğinin gözetilmemesi,2-Sanığın fikir ve eylem birliği içinde suça doğrudan katıldığının anlaşılması karşısında 5237 sayılı TCK'nın 37. maddesi yerine, yazılı şekilde uygulama yapılması,Bozmayı gerektirmiş, sanık ... savunmanı ve Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle isteme uygun olarak BOZULMASINA, 22.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.