Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 756 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 17810 - Esas Yıl 2011





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : HırsızlıkHÜKÜM : Mahkumiyet Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:I- Sanıklar ..., ..., ... hakkında kurulan hükümlerin incelenmesinde: Hırsızlık suçunu işlemek için mağdurun, iş yerine geceleyin birden fazla kişinin el ve işbirliği ile hareket ederek giren sanıkların eyleminin, 5237 sayılı TCK'nın 116/2-4,119/1-c maddesinde tanımlanan iş yeri dokunulmazlığını bozmak suçunu da oluşturduğu halde bu suçla ilgili bir uygulama yapılmaması, olay günü ... ilinde güneşin yaz saatine göre saat 06.37’de doğduğu ve yakalama tutanağına göre suçun saat 04.30 sıralarında işlendiğinin anlaşılması karşısında; 5237 sayılı TCK’nın ...e maddesi yollamasıyla, aynı Yasanın 143/1.maddesi gereğince cezada arttırma yapılması gerektiğinin gözetilmemesi karşı temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, uyulan bozmaya, gerekçeye ve Hakimin takdirine göre; suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; Velayet, vesayet ve kayyımlık yetkilerine ilişkin haklardan yoksunluğun 5237 sayılı TCY.nın 53/3. maddesi uyarınca yalnızca kendi alt soyundaki kişiler bakımından koşullu salıverilmeyle sona ereceği gözetilmeden, anılan hakların yönelik olduğu kişiler bakımından bir ayrım yapılmadan, sanıkların aynı Yasanın 53/1-c maddesinde yazılı haklardan şartla tahliyesine kadar yoksun bırakılmalarına karar verilmesi; Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ..., ..., ... savunmanlarının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın ...maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322.maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından “53.maddenin uygulanmasına” ilişkin bölüm çıkartılarak, yerlerine “Kasten işlemiş oldukları suçtan, hapis cezasıyla mahkûmiyetinin yasal sonucu olarak sanıkların 5237 sayılı TCY’nin 53/1.maddesinin (a),(b),(c),(d) ve (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezasının infazı tamamlanıncaya kadar; (c) bendinde yazılı “kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri” açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkum oldukları hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmalarına,” cümlesi yazılmak suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, II-Sanık ... hakkında kurulan hükmün incelenmesinde:Dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, uyulan bozmaya, gerekçeye ve Hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak; 1- Olay günü ... ilinde güneşin yaz saatine göre saat 06.37’de doğduğu ve yakalama tutanağına göre suçun saat 04.30 sıralarında işlendiğinin anlaşılması karşısında; 5237 sayılı TCK’nın ...e maddesi yollamasıyla, aynı Yasanın 143/1.maddesi gereğince hırsızlık suçundan verilen cezada arttırma yapılması gerektiğinin gözetilmemesi,2- 18 yaşında küçük olan sanığın diğer üç sanıkla el ve iş birliği içerisinde hareket ederek, olay günü geceleyin saat: 04.30 sıralarında mağdura ait iş yerinin kapısının asma kilitlerini demir kesme makasıyla kesip içeri girecekleri sırada kolluk kuvvetlerince yakalanmak suretiyle hırsızlığa kalkışan sanığın eyleminin, 5237 sayılı Yasa kapsamında hırsızlık suçunun yanı sıra anılan Yasanın 116/2-4,119/1-c, 35/2. maddesinde tanımlanan iş yeri dokunulmazlığını bozmaya kalkışma suçunu da oluşturduğu gözetilmeden, bu suçla ilgili bir değerlendirme yapılmaması,3-Yakınanın mala zarar verme suçu açısından şikayetçi olmadığı olayda, sanığın eylemine uyan 765 sayılı TCY’nın 493/1-son, 62, 522/1 (pek hafif), 55/3, 59 maddelerine göre; 1.6.2005 tarihinde yürürlüğü giren 5237 sayılı TCK’nın aynı suça uyan 142/1-b, 143, 35, 31/3, 62; 116/2-4, 119/1-c, 35/2, 31/3, 62. maddeleri ile uygulama yapılıp, her iki Yasaya göre denetime olanak sağlayacak şekilde uygulanan Yasa maddeleriyle, verilmesi gereken cezalar ayrı ayrı tespit edilip, sonuç cezalar karşılaştırılarak lehe olan yasa belirlenerek uygulama yapılması gerekirken, yazılı şekilde eksik biçimde hüküm kurulması suretiyle, anılan Yasanın 7/2, 5252 sayılı Yasanın 9/3. maddeleri ışığında, lehe olan yasanın yeniden yerinde değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,4- Daha önceden herhangi bir suç kaydı olmayan, duruşma tutanaklarına yansıyan olumsuz bir hareketi de bulunmayan sanık hakkında “.... geçmişteki haline, suçun işlenmesindeki özelliklere göre bir daha suç işlemeyeceği hususunda mahkemeye kanaat geldiğinden verilen hürriyeti bağlayıcı cezasının 5237 sayılı TCK.nun 51/1.maddesi uyarınca ertelenmesine,” karar verildiği halde, “Sanık hakkında verilen bu hürriyeti bağlayıcı cezanın müşteki uzlaşmayı kabul etmediğinden 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanununun 23.maddesinde belirtilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına takdiren yer olmadığına,” denilmek suretiyle yasal ve yeterli olmayan gerekçeyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının uygulanmamasına karar verilmemesi, 5- Sanık hakkında kurulan hükümde, 5237 sayılı TCK.'nın 50/3. fıkrası uyarınca 18 yaşından küçüklere verilen 1 yıldan az süreli hürriyeti bağlayıcı cezanın seçenek yaptırıma çevrilmesinin zorunlu olduğunun gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık ... savunmanının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle tebliğname uygun olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasanın ...maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nın 326/son. maddesinin gözetilmesine, 22.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.