Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 662 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 26665 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ : Ağır Ceza MahkemesiSUÇ : Yağma Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:I-Sanık ... hakkında kurulan hükmün incelenmesinde: 17.06.2010 tarihli yakalama ve muhafaza altına alma tutanağı içeriğine göre; yapılan ihbar üzerine olay yerine giden polis ekiplerine yakınanın telefonunun yağmalandığını söylediği, çevrede yapılan araştırmalar sonucunda sanıkların ve haklarında ek kovuşturmaya yer olmadığına karar verilen... ve ...'un durduruldukları, sanık ...'nin cebinden yakınana ait telefon, SIM ve hafıza kartının çıktığı, adı geçen sanığın telefonun kendisine ait olduğunu beyan ettiği ve ele geçen telefon ile kartların aynı gün polis tarafından yakınanın annesine teslim edildiği olayda, koşulları oluşmadığı halde 5237 sayılı Yasanın 168. maddesiyle uygulama yapılması karşı temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulu'nun takdirine göre, sanık ... savunmanının temyiz itirazı yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, eleştiri dışında usul ve kanuna uygun bulunan hükmün istem gibi ONANMASINA, II-Sanık ... hakkında kurulan hükmün incelenmesinde: 17.06.2010 tarihli teşhis tutanağı içeriğine göre, yakınanın ve tanık ...'ın kollukta yaptırılan teşhis işlemi sırasında; bıçak çeken ve telefonu alan şahsın ..., tokat atan şahsın ...; uzakta bulunan şahısların ise ... ve ...'un olduğunu, Sanıkların aşamalarda alınan beyanlarında, "Havuzun bulunduğu yerde yüzlerini yıkadıkları sırada yerde telefon gördüklerini, sanık ... telefonu aldığı esnada gelen yakınanın telefonun kendisine ait olduğunu, yakınanın yalan söylemiş olabileceğini düşünerek telefonu vermek istemediklerini", Yakınanın yargılama sınasında alınan beyanında, "Sanık ... bıçak çekip telefonunu aldığını, sanık ... ise tokat attığını", Tanık ....'ın ise, "Yakınana tokat atan şahsın huzurdaki sanıklar olmadığını",Beyan ettiğinin anlaşılması karşısında; Öncelikle; yakınanın ve tanığın teşhis tutanağındaki beyanlarıyla yargılama aşamasındaki beyanları arasındaki çelişkinin duraksamaya yer bırakmayacak şekilde giderilmesinden sonra; sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik inceleme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi,Bozmayı gerektirmiş, sanık ... savunmanının temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi aracılığı ile 1412 sayılı CMUK’nın 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkın korunmasına, 14.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.