Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 6509 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 10838 - Esas Yıl 2011
Tebliğname No : 6 - 2011/113244MAHKEMESİ : Ankara 5. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 21/02/2008NUMARASI : 2007/964 (E) ve 2008/180 (K)Suç : HırsızlıkYerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:Diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak;1- Zilyedin rızası olmadan başkasına ait taşınır bir malı, kendisine veya başkasına bir yarar sağlamak maksadıyla bulunduğu yerden almak hırsızlık suçunun temel şeklidir. Taşınır malın alınmasının suç oluşturabilmesi için, zilyedin rızasının bulunmaması gerekir. Güveni kötüye kullanma suçunda ise, başkasına ait olup da, muhafaza etmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere zilyetliği kendisine devredilmiş olan mal üzerinde, kendisinin veya başkasının yararına olarak, zilyetliğin devri amacı dışında tasarrufta bulunan veya bu devir olgusunu inkar eden kişi cezalandırılmaktadır.Hal böyle olunca, oluş ve kabule göre eylemin hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu oluşturup oluşturmayacağı karar yerinde tartışılmadan eksik ve yeterli olmayan gerekçeyle sanıklar hakkında hırsızlık suçundan hüküm kurulması, 2- Kabul ve uygulamaya göre de;a-Sanık Levent'in katılana ait aracın anahtarını rızası ile aldığının anlaşılması karşısında sanıkların eylemlerini “haksız yere elde bulundurulan veya taklit anahtar ya da diğer bir aletle” gerçekleştirdiklerine ilişkin delillerin neler olduğu karar yerinde tartışılıp gösterilmeden yazılı biçimde hüküm kurulması,b-5237 sayılı TCK.nın 53. maddesinin 2. fıkrası uyarınca hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar aynı maddenin 1. fıkrasında öngörülen hakları kullanmaktan yoksun kılınmalarına, aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca da kendi alt soyları üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından, söz konusu yasaklamanın koşullu salıverilen sanıklar hakkında uygulanmamasına karar verilmesi gerekirken, yazılı biçimde hüküm kurulması,Bozmayı gerektirmiş, sanıklar L.. T.. ve M.. D.. savunmanlarının temyiz itirazları ile tebliğnamedeki düşünde bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, CMUK.nın 326 son madesinin gözetilmesine, 08.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.