Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6495 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 22991 - Esas Yıl 2011





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇLAR : Hırsızlık, Mala zarar verme, İşyeri dokunulmazlığını bozmaHÜKÜM : Mahkumiyet Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:I- Sanık hakkında, mala zarar verme suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde; Hükmolunan cezanın tür ve miktarı bakımından, 5219 sayılı Yasa ile değişik 1412 sayılı CMUK’nın 305/1. maddesi gereğince hükmün temyizi olanaklı bulunmayıp kesin nitelikte olduğundan, sanık ... savunmanının temyiz isteğinin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak REDDİNE, II- Sanık hakkında, hırsızlık suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde; Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-5237 sayılı TCK’nın 51.maddesinin 3.fıkrasına göre, cezalarının ertelenmesine karar verilen sanık hakkında hükmedilen deneme süresinin mahkum olduğu 1 yıl 5 ay 23 gün ceza süresinden az olamayacağı gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulması, 2-Yargılama giderinin tahsil şeklinin gösterilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık ... savunmanının temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedenleri yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK'nun 322.maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından “sanık hakkında 1 yıl denetim süresi belirlenmesine” ve “yargılama giderinin sanıklardan tahsiline” ilişkin bölümler çıkarılarak, yerlerine “5237 sayılı TCK'nın 51/3. maddesi gereğince sanığın 1 yıl 5 ay 23 gün süre ile denetime tabi tutulmasına” ve “sanıkların sebebiyet verdikleri yargılama giderinin ayrı ayrı alınmasına” cümlelerinin yazılması suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, III-Sanık hakkında işyeri dokunulmazlığını bozma suçundan kurulan hükmün incelenmesine gelince; Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-İşyeri dokulmazlığını bozma suçunun geceleyin işlendiği kabul edilip bağımsız ceza normu olan TCK'nın 116/4. maddesiyle temel ceza belirlenmesi gerekirken, yazılı şekilde önce; TCK'nın 116/1. maddesiyle uygulama yapılıp ardından eylemin gece işlendiği belirtilerek 116/4. maddesi ile uygulama yapılarak, temel cezanın tayininde iki farklı bağımsız ceza normuna yer verilmek suretiyle infazda duraksamaya neden olunması,2-5237 sayılı TCK’nın 51.maddesinin 3.fıkrasına göre, cezasının ertelenmesine karar verilen sanık hakkında hükmedilen deneme süresinin mahkum olduğu 1 yıl 1 ay 10 gün ceza süresinden az olamayacağı gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulması, 3-5271 sayılı CMK'nın 231.maddesinde düzenlenmiş bulunan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi için; sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkûm olmamış bulunması, sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması ve suçun işlenmesiyle mağdurun uğradığı zararın aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi koşullarının bulunması gerektiği; zararın giderilmesi koşulunun aranabilmesi için, ortada ölçülebilir ve giderilebilir maddi bir zararın bulunması, bu nitelikte bir zararın bulunmadığı suçlarda ise bu şartın gerçekleştiğinin kabulü icap ettiği, sanığa yüklenen işyeri dokunulmazlığını bozma suçu yönünden ortada ölçülebilir ve giderilebilir maddi bir zararın bulunmadığı gözetilmeden; kasıtlı suçtan hükümlülüğü bulunmayan sanık ... hakkında, diğer koşullar değerlendirilmeden “müştekinin zararını tazmin etmediği” biçiminde yeterli olmayan gerekçe ile hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık ... savunmanının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 08.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.