Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6413 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 1419 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSUÇ : Yağma, kasten yaralama, hırsızlıkHÜKÜM : MahkumiyetYerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; Yargıtay 3.Ceza Dairesinin 24/12/013 tarihli görevsizlik kararı ile Dairemize gönderilmekle, başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:1-Sanık ... hakkında yağma ve kasten yaralama suçlarından kurulan hükümlerin temyiz incelemesinde; Oluş ve dosya kapsamına göre sanığın eyleminin tamamlandığı gözetilmeden TCK.nun 35.maddesi ile uygulama yapılarak noksan ceza tayini kanuna aykırı ise de, karşı temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hâkimler Kurulunun takdirine göre, suçların sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve Yasaya aykırılık bulunmadığından diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; Sanığın, hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 53/1-(a)-(b)-(d)-(e) bentlerinde sayılan haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezasının infazı tamamlanıncaya; 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 53/1-(c) maddesinde yazılı haklardan ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından mahkum olduğu hapis cezasından koşullu salıverilmesine, diğer kişilere yönelik bu hakları bakımından da aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezasının infazı tamamlanıncaya kadar yoksun burakılmasına karar verilmiş ise de; 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 gün, 2014/140-2015/85 Esas ve Karar sayılı kararı ile TCK'nın 53/1-b maddesinde yazılı, "seçme, seçilme ve diğer siyasi hakları kullanmaktan" ibaresinin iptal edilmiş olması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ... savunmanının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK'nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından TCK'nın 53. maddenin uygulanmasına ilişkin A-5. ve B-4.bentleri çıkartılarak yerlerine, "Sanığın, kasten işlemiş olduğu suç için hapis cezasıyla mahkumiyetinin yasal sonucu olarak, TCK'nın 53/1. maddesinin uygulanması yönünden, (a, c, d ve e) bentleri ile (b) bendinde yazılı seçme, seçilme ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına; aynı Kanunun 53/2. maddesinin uygulanması açısından, 53/1. maddesinin (a, c, d ve e) bentleri ile (b) bendinde yazılı seçme ve diğer siyasi hakları ve aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca, (c) bendinde yazılı kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkilerini mahkum olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar kullanamamasına" cümlesinin yazılması suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,2-Sanık ... hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesine gelince; Diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; Oluş ve dosya kapsamına göre; sanık ...’ın diğer sanık ... ile el ve işbirliği içerisinde doğrudan yağma eylemine katıldığı gözetilmeden delillerin takdirinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hırsızlık suçundan mahkumiyetine karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık ... savunmanının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak, CMK.326/son maddesi uyarınca sanığın ceza miktarı itibariyle kazanılmış hakkı saklı kalmak kaydıyla BOZULMASINA, 26.10.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.