Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 633 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 12095 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ : Ağır Ceza MahkemesiSUÇ : Hırsızlık, yağma, tehdit Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:I-Sanık ... hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;Sanıklar ... ve ...'ın suça konu traş bıçaklarının parasını ödemeden marketten çıktıkları sırada güvenlik görevlisinin müdahale ettiği, sanık...'ın güvenlik görevlisi ...'a bıçak çekerek boğuştuğu, sanık ...'ın ise kaçarak uzaklaştığı olayda; sanık ...'ın diğer sanığın yağmaya dönüşen eylemine el ve işbirliği ile katıldığından bahsedilemeyeceği düşünülmeden, yerinde yeterli olmayan gerekçeyle yazılı şekilde denetime olanak vermeyecek şekilde uygulama yapılması kanuna aykırı ise de oluş ve dosya kapsamına göre suç tarihinde sanık ...'ın eylemine uyan 765 sayılı TCK.nun 491/3. maddesinde belirtilen hırsızlık suçu için öngörülen cezanın türü ve üst sınırlarına göre, aynı Yasanın 102/4, 104/2. maddesi ile 1.6.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı TCK.nun aynı suça uyan 142/1-b, 66/1-e, 66/2, 67/4. maddelerinin ayrı ayrı ve bir bütün olarak uygulanması sonucu, anılan Yasanın 7/2, 5252 sayılı Yasanın 9/3. maddeleri ışığında, zamanaşımı bakımından 765 sayılı Yasanın sanık yararına olduğunun anlaşılması karşısında; 765 sayılı Yasanın 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen 7 yıl 6 aylık dava zamanaşımının, suç tarihi olan 21.02.2005 tarihinden inceleme tarihine kadar geçmiş bulunması;Bozmayı gerektirmiş, sanık ... savunmanının temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nm 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, sanık hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE,II- Sanık... hakkında kurulan hükümlerin incelenmesinde;1)Sanıklar ... ile...'ın marketten alışveriş yaptıktan sonra ...'ın aldığı bir kısım ürünlerin bedelini ödediği, ancak suça konu traş bıçaklarının bedelini ödemeden marketten çıkmaya çalıştığı, sanıklar marketten çıkarken güvenlik alarmının çalması üzerine marketin güvenlik görevlisinin sanıkları kovaladığı, sanıklardan ...'ın bıçak çekerek üzerindeki mallar ile ayrılabilmek için güvenlik görevlisi...'a karşı koyup direnen sanığın yapılan üst aramasında suça konu traş bıçaklarının bulunduğu şeklinde gelişen olayda; sanığın eyleminin 765 sayılı TCK 'nın 497/1. maddesinde düzenlenen yağma olduğu düşünülmeden 5752 sayılı Yasanın 9/3. maddesine göre denetime olanak vermeyecek şekilde yerinde ve yeterli olmayan gerekçeyle yazılı şekilde hüküm kurulması;2) Kabule göre de; suça konu traş bıçaklarının bir kısmının sanık kaçarken yere saçıldığı bir kısmının ise sanık yakalandığında yapılan üst araması neticesinde bulunarak yakınana iade edildiği olayda rızai iadeden bahsedilemeyeceği düşünülmeden , 5237 sayılı TCK'nın 168/1. maddesi ile uygulama yapılması,3)Suçu birlikte işleyen sanıklardan neden oldukları yargılama giderlerinin “ayrı ayrı” yerine, “eşit olarak” alınmasına hükmedilmesi suretiyle 5271 sayılı CMK’nın 326/2. maddesine aykırı davranılması.Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve ... savunmanlarının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nun 326/sorı maddesi gereğince kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, 22.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.