MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSUÇ : Yağma, Tehdit, Kişiyi hürriyetinden yoksun kılmaHÜKÜM : 1-... ve ...'ın TCK'nın 150/1. madde yollamasıyla TCK'nın 106/2c, 62, 53/1. maddeler gereğince 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, yasada sayılan hakları kullanmaktan yasaklanmasına;TCK'nın 109/2, 109/3b, 62, 53/1.maddeler gereğince 3 yıl 4 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, yasada sayılan hakları kullanmaktan yasaklanmasına 2-...'in TCK'nın 109/2, 109/3b, 62, 53/1. maddeler gereğince 3 yıl 4 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, yasada sayılan hakları kullanmaktan yasaklanmasına Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:I-Sanıklar ... ve ... hakkında yakınan ...’e yönelik tehdit, sanık ... hakkında yakınan ...’ye yönelik kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerinin temyiz incelemesinde;Dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre; suçların sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak;1-Sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK'nun 53/1-2. maddesi ile 3.fıkra 1.cümlenin tatbikine, karar verilmiş ise de; 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 gün, 2014/140- 2015/85 Esas ve Karar sayılı kararı ile TCK'nın 53/1-b maddesinde yazılı, "seçme, seçilme ve diğer siyasi hakları kullanmaktan" ibaresinin iptal edilmiş olması,2-Mahkemece 5271 sayılı Yasa’nın 150/3. maddesi uyarınca, sanıkların savunmasını yapmak üzere zorunlu savunmanın görevlendirilmesi nedeniyle, savunmana ödenen avukatlık ücretinin, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6/3-c maddesindeki düzenlemeye açıkça aykırı şekilde, yeterli ödeme gücü bulunmayan sanıklara yargılama gideri olarak yükletilmesine karar verilmesi,Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ..., savunmanlarının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedenleri yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK'nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından “TCK'nın 53. maddenin uygulanmasına” ilişkin bölümler çıkarılarak yerlerine, "Sanıkların, kasten işlemiş olduğu suç için hapis cezasıyla mahkumiyetinin yasal sonucu olarak, TCK'nın 53/1. maddesinin uygulanması yönünden, (a, c, d ve e) bentleri ile (b) bendinde yazılı seçme, seçilme ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmalarına; aynı Kanunun 53/2. maddesinin uygulanması açısından, 53/1.maddesinin (a, c, d ve e) bentleri ile (b) bendinde yazılı seçme ve diğer siyasi hakları ve aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca, (c) bendinde yazılı kendi alt soyları üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkilerini mahkum oldukları hapis cezalarından koşullu salıverilinceye kadar kullanamamalarına" cümlesinin yazılması ve hüküm fıkrasından yargılama giderlerinin tahsiline ilişkin bölümden “zorunlu müdafii giderinin” çıkarılması suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, II-Sanıklar ... ve ... hakkında yakınan ...’ye yönelik kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hükme yönelik temyiz incelemesinde;Oluş ve dosya içeriğine göre; yakınan ...'nin sanıklar ... ve ...'dan araç aldığı, almış olduğu bu aracın karşılığında sanıklara 13.250 TL’lik senet verdiği, yakınanın senedin ödeme günü henüz gelmeden söz konusu aracı 3.000.-TL borç karşılığında Denizli ilinde bir başkasının yanında rehin bıraktığı, sanıkların bu parayı ödeyerek aracı geri aldıkları, yaptıkları ödeme için de yakınandan 4.500 TL’lik senet almak istedikleri, bu amaçla sanıklar ... ve ...'in olay tarihinde Nazilli ilçe merkezinde bulunan kahvehanede oturan yakınan ...'yi zorla iş yerlerine getirdikleri ve burada bir süre alıkoydukları olayda; Gerekçenin birinci paragrafında sanıklar ... ve ...’ın yakınan ...’ye yönelik kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunun oluştuğunun kabul edilmesine karşın, son paragrafında yakınana karşı kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunun sabit olmadığının belirtildiği, ayrıca hüküm fıkrasının 2. bendinde sanıklar hakkında yakınana yönelik eylemleri nedeniyle kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan beraat, 7. bendinde ise aynı suçtan mahkumiyet hükmü kurulması suretiyle gerekçede ve hükümde çelişki oluşturulması, Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve ... savunmanlarının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükmün açıklanan nedenlerle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 25/10/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.