MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSUÇLAR : Yağma, Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, kasten yaralamaHÜKÜM : Mahkumiyet Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü: Sanık ...'in 18.05.2016 tarihli dilekçesi ile "temyiz hakkından feragat ederek dosyanın onanmasını" talep ettiğini belirtmesi karşısında, sanık temyizden vazgeçme iradesini ortaya koyduğundan, sanıklar ..., ... ve ... savunmanları ile sanık ...'in temyiz talebi ile sınırlı olarak yapılan incelemede; I-Sanıklar ... ve ... hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve yağma, sanık ... hakkında yağma suçundan kurulan hükümlerin incelemesinde; Dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre; suçların sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; Sanıkların kasten işlemiş oldukları suç için hapis cezasıyla mahkumiyetlerinin yasal sonucu olarak, TCK'nın 53/1. maddesinin uygulanması yönünden, (a, c, d ve e) bentleri ile (b) bendinde yazılı seçme, seçilme ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmalarına; aynı Kanun'un 53/2. maddesinin uygulanması açısından, 53/1. maddesinin (a, c, d ve e) bentleri ile (b) bendinde yazılı seçme ve diğer siyasi hakları ve aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca, (c) bendinde yazılı kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkilerini mahkum oldukları hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar kullanamamalarına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ..., savunmanları ile sanık ...'in temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK'nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından TCK'nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölüm çıkarılarak yerine, "Sanıkların kasten işlemiş oldukları suç için hapis cezasıyla mahkumiyetlerinin yasal sonucu olarak, TCK'nın 53/1. maddesinin uygulanması yönünden, (a, c, d ve e) bentleri ile (b) bendinde yazılı seçme, seçilme ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmalarına; aynı Kanun'un 53/2. maddesinin uygulanması açısından, 53/1. maddesinin (a, c, d ve e) bentleri ile (b) bendinde yazılı seçme ve diğer siyasi hakları ve aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca, (c) bendinde yazılı kendi altsoyları üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkilerini mahkum oldukları hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar kullanamamalarına" tümcesinin yazılması suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, II-Sanıklar ... ve ... hakkında kasten yaralama suçundan kurulan hükmün incelemesine gelince; Dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre; suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-Bandırma Devlet Hastanesi'nin 23.09.2014 tarihli raporunda, katılanın yaralanmasının yüzünde sabit ize neden olduğu belirtildiği halde, Bursa Adli Tıp Şube Müdürlüğü'nün 23.06.2015 tarihli raporunda, yaralanmasının yüzde kalıcı ize neden olmadığı tespiti yapıldığından, oluşan çelişkinin giderilmesi için Adli Tıp Kurumu ilgili ihtisas dairesine inceleme yaptırılarak, katılanın yaralanmasının yüzünde sabit ize neden olup olmadığının duraksamaya yer vermeyecek şekilde belirlenerek, sonucuna göre sanıklar ... ve ...'ın hukuki durumunun takdiri gerektiği gözetilmeden, bu yönden eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi, 2-Sanıkların kasten işlemiş oldukları suç için hapis cezasıyla mahkumiyetlerinin yasal sonucu olarak, TCK'nın 53/1. maddesinin uygulanması yönünden, (a, c, d ve e) bentleri ile (b) bendinde yazılı seçme, seçilme ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmalarına; aynı Kanun'un 53/2. maddesinin uygulanması açısından, 53/1. maddesinin (a, c, d ve e) bentleri ile (b) bendinde yazılı seçme ve diğer siyasi hakları ve aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca, (c) bendinde yazılı kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkilerini mahkum oldukları hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar kullanamamalarına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve ... savunmanlarının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan,hükmün açıklanan nedenlerle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 24.10.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.